Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/2830
Karar No: 2020/6961
Karar Tarihi: 16.06.2020

Tehdit - yaralama - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2016/2830 Esas 2020/6961 Karar Sayılı İlamı

4. Ceza Dairesi         2016/2830 E.  ,  2020/6961 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Tehdit, yaralama
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet, hükmün açıklanmasının geri bırakılması

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    A-Sanık ... hakkında tehdit suçundan kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karara karşı yalnızca itiraz yolu açık ve dolayısıyla yapılan başvurunun bu doğrultuda değerlendirilmesinin gerekli bulunduğu,
    Anlaşıldığından, sanık ..."in temyiz davası isteği hakkında bir KARAR VERMEYE YER OLMADIĞINA,
    B-Sanık ... hakkında katılan ..."e karşı kasten yaralama suçuna ilişkin kararda öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hükmün temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca sanık ... ve müdafiinin TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,
    C-Sanık ... hakkından katılan ..."e ve mağdur ... ..."e yönelik tehdit suçlarından, sanık ... hakkında tehdit suçundan kurulan hükümlerin temyizinde;
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    1-Sanık ... hakkında 02.04.2012 tarihli tehdit suçu yönünden;
    Sanık ... hakkında katılan ..."e yönelik 02.04.2012 tarihinde tehdit suçunu işlediğinden bahisle mahkumiyet hükmü kurulmuş ise de; iddianamenin sevk maddeleri arasında gösterilmekle birlikte iddianame anlatımında sanık ... hakkında katılan ..."e yönelik 02.04.2012 tarihinde herhangi bir tehdit eyleminden bahsedilmediğinin anlaşılması karşısında; sanık hakkında bu eylemle ilgili açılmış bir kamu davasının varlığından bahsedilemeyeceği, bu itibarla 5271 sayılı CMK"nın 225/1. maddesi uyarınca hükmün ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve faile ilişkin verileceği kuralına aykırı davranılmak suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
    2-Sanık ... 29.06.2012 ve 09.08.2012 tarihli tehdit suçları yönünden;
    a- Sanığın ..."ın katılan ..."e yönelik 29.06.2012 ve 09.08.2012 tarihinde işlediği iddia olunan tehdit eylemlerine yönelik suçlamaları aşamalarda reddetmesi, 09.08.2012 tarihinde gerçekleştiği iddia edilen tehdit eylemi yönünden gösterilen veya dinlenen tanık bulunmaması, 29.06.2012 tarihinde gerçekleştiği iddia edilen tehdit eylemi yönünden katılanın tanık olarak gösterdiği kızı ... ..."in kovuşturma aşamasında 29.06.2012 tarihli eylem yönünden beyanının alınmadığı, katılanın, yeğeni olduğunu belirtiği diğer tanık ..."in de kovuşturma aşamasında dinlenilmediğinin anlaşılması karşısında; sanığın savunmasına neden itibar edilmediği, katılanın beyanına ve hangi delillere hangi gerekçe ile üstünlük tanındığı denetime olanak verecek şekilde gerekçeye yansıtılmadan, tanık ... ..."in 29.06.2012 tarihli eylem yönünden beyanı alınmadan, tanık ... kovuşturma aşamasında dinlenilmeden eksik kovuşturma ve yerinde olmayan gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi,
    b-Kabule göre de;
    aa-Katılan, 09.08.2012 günü sanık ve hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen temyiz dışı sanık ..."ın kendisine "görevinden istifa edeceksin. ..."yi ya sen ya biz terk edeceğiz" diye tehditte bulunduğu beyan etmesi karşısında; ani gelişen bu olayda , sanıkların ne suretle önceden anlaşıp planlayarak iştirak iradesi içinde atılı eylemleri gerçekleştirdikleri açıklanıp tartışılmadan yetersiz gerekçe ile sanık hakkında TCK"nın 106/2-c maddesi uyarınca hüküm kurulması,
    bb-(aa) nolu bozma uyarınca sanığın 09.08.2012 tarihinde işlediği tehdit eyleminin TCK"nın 106/1-1. maddesi kapsamında kaldığının kabulü durumunda; 09.08.2012 ve 29.06.2012 tarihinde işlediği kabul edilen ve TCK"nın 106/1-1. cümlesi kapsamındaki tehdit eylemleri yönünden, 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen TCK"nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçlarının uzlaştırma kapsamında bulunduğu anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    cc-Sanık hakkında katılan ..."e yönelik 09.08.2012 tarihinde işlediği kabul edilen tehdit suçundan hüküm kurulurken "TCK"nın 106/2-c. maddesinde düzenlenen birden fazla kişi ile birlikte tehdit suçunun mahkememize açılan kamu davasının yapılan açık yargılaması sonunda sanığın üzerine atılı suçunu işlediği sabit görülmekle; 5237 Sayılı TCK"nın 106/1. maddesi uyarınca" denilerek hüküm içerisinde karışıklığına neden olunması,
    dd-5271 sayılı CMK"nın 231/6. maddesi uyarınca, hükmün açıklanmasının geri bırakılması konusunda değerlendirme yapılırken suç tarihindeki duruma ve koşullara göre daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olup olmaması, kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları, varsa zararın giderilip giderilmediği yönünden değerlendirme yapılması gerekirken, sanığın suç tarihinde sabıkasız olması ve sabıkasında görülen ilamın hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin olması, CMK’nın 231/8. maddesine 28.06.2014 tarihli ve 6545 sayılı Yasanın 72. maddesiyle “Denetim süresi içinde, kişi hakkında kasıtlı bir suç nedeniyle bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemez.” cümlesi eklenmiş ise de, daha önce verilen hükmün açıklanmasına geri bırakılmasına dair kararın kesinleşme tarihi itibariyle engel oluşturmaması karşısında, yargılama sürecindeki davranışları olumlu bulunarak, takdiri indirim uygulanan sanık hakkında yasal ve yerinde olmayan gerekçe ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
    ee-Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının uygulanması zorunluluğu,
    3-Sanık ... hakkında mağdur ..."e 02.04.2012 tarihinde işlediği kabul edilen ve TCK"nın 106/1-1. maddesinde düzenlenen tehdit suçu yönünden;
    a-Sanığın aşamalardaki savunmasında suçlamaları reddetmesi ve dinlenen tanıkların da sanığın katılanı tehdit ettiğine dair beyanlarının olmaması karşısında, sanığın savunmasına neden itibar edilmediği, katılanın beyanına ve hangi delillere hangi gerekçe ile üstünlük tanındığı açıklanmadan, eksik ve yerinde olmayan gerekçe ile sanığın mahkumiyetine karar verilmesi,
    b-Kabule göre de;
    aa-02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen TCK"nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunduğu anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    bb-Sanık savunmasında mağdur ..."ın kendisine saldırıldığını savunması karşısında; haksız tahrik hükümlerinin uygulanması açısından, olayın çıkış sebebi üzerinde durularak, ilk haksız eylemin kimden kaynaklandığının araştırılması, tespit edilemediği takdirde şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereği haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
    cc-5271 sayılı CMK"nın 231/6. maddesi uyarınca, hükmün açıklanmasının geri bırakılması konusunda değerlendirme yapılırken suç tarihindeki duruma ve koşullara göre daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olup olmaması, kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları, varsa zararın giderilip giderilmediği yönünden değerlendirme yapılması gerekirken, sanığın suç tarihinde sabıkasız olması ve sabıkasında görülen ilamın hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin olması, CMK’nın 231/8. maddesine 28.06.2014 tarihli ve 6545 sayılı Yasanın 72. maddesiyle “Denetim süresi içinde, kişi hakkında kasıtlı bir suç nedeniyle bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemez.” cümlesi eklenmiş ise de, daha önce verilen hükmün açıklanmasına geri bırakılmasına dair kararın kesinleşme tarihi itibariyle engel oluşturmaması karşısında, yargılama sürecindeki davranışları olumlu bulunarak, takdiri indirim uygulanan sanık hakkında yasal ve yerinde olmayan gerekçe ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
    4-Sanık ... hakkında katılan ..."e yönelik 02.07.2012 tarihinde işlediği kabul edilen ve TCK"nın 106/2,c maddesinde düzenlenen tehdit suçundan kurulan hüküm yönünden;
    a-Sanığın aşamalardaki savunmasında suçlamaları reddetmesi ve olayın görgü tanığının da bulunmadığının anlaşılması karşısında, sanığın savunmasına neden itibar edilmediği, katılanın beyanına ve hangi delillere hangi gerekçe ile üstünlük tanındığı denetime olanak verecek şekilde gerekçeye yasıtılmadan, eksik ve yerinde olmayan gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi,
    b-Kabule göre de;
    Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının uygulanması zorunluluğu,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafinin ve sanık ... ..."un temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozmanın haklarında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilen sanıklar ..."a hükmün açıklanması durumunda, 1412 sayılı CMUK"nın 325. maddesi gereği sirayet ettirilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 16/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi