Görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2012/13721 Esas 2014/2041 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2012/13721
Karar No: 2014/2041
Karar Tarihi: 25.02.2014

Görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2012/13721 Esas 2014/2041 Karar Sayılı İlamı

5. Ceza Dairesi         2012/13721 E.  ,  2014/2041 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 5 - 2012/74074
    MAHKEMESİ : Bodrum 2. Sulh Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 08/12/2010
    NUMARASI : 2008/780 Esas, 2010/887 Karar
    SUÇ : Görevi kötüye kullanma

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    Sanığın 03/04/2001-29/03/2009 tarihleri arasında yaklaşık 8 yıl boyunca aralıksız olarak Bodrum belediye başkanı olarak görev yaptığı, suça konu teşkil eden yapının imara aykırı olması nedeniyle yıkımına ilişkin Bodrum belediye encümeninin 07/09/1999 tarih ve 1510/7 sayılı kararını görevi süresi boyunca uygulamama şeklindeki eyleminin görevinin gereklerini yapmakta ihmal veya gecikme boyutunu aşacak şekilde icrai davranışla işlendiği gözetilmeden yanılgılı değerlendirme sonucu TCK"nın 257/1. maddesi yerine aynı Yasanın 257/2. maddesine göre yazılı şekilde hüküm kurulması,
    5271 sayılı CMK"nın 231/5. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının verilebilmesi için, aynı maddenin 6. fıkrasında zararın ödenmesi koşulu öngörülmüş ise de, bu koşulun aranabilmesi için suçun niteliği veya işleniş biçimine ve doğurduğu sonuçlarına göre ortada maddi bir zararın bulunmasının zorunlu olduğu, işlediği kabul edilen görevi kötüye kullanma suçuyla meydana getirdiği somut maddi bir zarardan söz edilemeyeceği gözetilerek, daha önce işlediği kasıtlı bir suç bulunmayan sanığın kişilik özellikleri ve duruşmadaki tutum ve davranışları irdelenerek yeniden suç işleyip işlemeyeceği hususunda ulaşılacak kanaate göre hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının gerekip gerekmediğine karar verilmesi gerekirken, 231/6. maddedeki objektif ve subjektif koşullar değerlendirilmeksizin, "suç nedeniyle kamunun uğradığı zarar giderilmediği" şeklindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile hükmün açılanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
    Kabule göre de;
    Suçu 5237 sayılı Yasanın 53/1-a maddesindeki yetkiyi kötüye kullanmak suretiyle işleyen sanık hakkında aynı Yasanın 53/5. maddesi uyarınca hak yoksunluğuna karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Hükümden sonra 19/12/2010 tarihinde yürürlüğe giren 6086 sayılı Yasanın 1. maddesi ile TCK"nın 257/1-2. madde-fıkralarında yer alan “kazanç” sözcüğünün “menfaat” olarak değiştirilmesi, bu fıkralarda öngörülen cezaların alt ve üst sınırlarının indirilmesi karşısında, TCK"nın 7/2. madde-fıkrasındaki "suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur" hükmü gözetilerek sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gözetilerek kazanılmış hak saklı kalmak üzere CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 25/02/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.