Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2018/2958 Esas 2018/6627 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/2958
Karar No: 2018/6627

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2018/2958 Esas 2018/6627 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2018/2958 E.  ,  2018/6627 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Yörede 1979 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında ... ili ... ilçesi ... köyü 2376 parsel sayılı 5.500 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, tarla niteliğiyle belgesizden ..., ... ve ... adlarına 1/3’er paylarda tespit ve tapuya tescil edilmiştir. ... ... ve ... İl Müdürlüğü lehine “3083 sayılı Kanunun 13. maddesi gereğince kısıtlıdır.” şeklinde şerh bulunmaktadır.
    ... Yönetimi, taşınmazın yörede yapılıp kesinleşen ... kadastrosunda, ... sınırları içinde kaldığını ileri sürerek tapusunun iptaliyle ... niteliğinde Hazine adına tescili istemiyle dava açmıştır.
    Mahkemece davanın kabulüne; çekişmeli taşınmazın davalılar adına olan tapusunun iptaliyle ... niteliğinde tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalılardan ... tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava kesinleşen ... tahditine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 2003 yılında ... kadastrosu ve 2/B madde uygulaması yapılmış, sonuçları 23/08/2004 tarihinde ilân edilerek kesinleşmiştir.
    Mahkemece verilen karar, usûl ve kanuna aykırıdır. Şöyle ki; taraf teşkili, dava şartlarından olup mahkemece yargılamanın her aşamasında re"sen gözönünde tutulmalıdır. Dava konusu taşınmazlara ait tapunun beyanlar hanesinde "... ... ve ... İl Müdürlüğü" lehine “3083 sayılı Kanunun 13. maddesi gereğince kısıtlıdır” şerhi bulunmaktadır. Davada, davalı sıfatının tapu maliki gerçek kişiler ile kısıtlama şerhinin hak sahibi araştırılarak tespit edilecek hak sahibine ait olması gerekmektedir. Ancak davacı, dava dilekçesinde davalı olarak sadece tapu maliklerine husumet yönelterek dava açmıştır. Bu nedenle, tapu kaydındaki kısıtlayıcı şerhin hak sahibi belirlenip davaya dahil edilerek, taraf oluşturulup savunma ve delilleri de sorulduktan sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, usûlüne uygun taraf teşkili sağlanmaksızın işin esası incelenip yazılı olduğu gibi karar verilmesi usûl ve kanuna aykırı olup bozma nedenidir.
    Kabule göre de; ormanların korunmasına ilişkin Anayasanın 169. ve 6831 sayılı Kanunun 93. maddeleri hükmü karşısında, ... niteliğindeki taşınmazların tapu kaydı üzerinde 3. kişi ya da kurumlar lehine, kısıtlayıcı şerh bulunamayacağı gözönünde bulundurulmadan ve ayrıca davalı gerçek kişiler tarafından on yıllık süre içinde ... tahditine karşı dava açılıp açılmadığı araştırılmadan hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı gerçek kişinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde iadesine 22/10/2018 günü oy birliği ile karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.