Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/2204
Karar No: 2020/5259
Karar Tarihi: 19.10.2020

"" - ""466 sayılı Kanun gereğince tazminat"" olan dava türü yerine ""Kanun dışı yakalanan veya tutuklanan kişilere tazminat verilmesi"" - ""Dava tarihi 16/07/2012"" yerine "" - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/2204 Esas 2020/5259 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, silahlı terör örgütüne üyelik suçundan tutuklanan ve daha sonra zamanaşımı nedeniyle serbest bırakılan davacının tazminat talebine ilişkindir. Davacı, tazminat talebinde bulunarak maddi ve manevi zararlarının giderilmesini istemiştir. Ancak davanın, tazminat isteminin kapsamı nazara alınarak zamanaşımı nedeniyle düşürülmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
Mahkeme kararı, davalı vekilinin temyiz itirazları sonucu bozulmuş ve davacının vekalet ücreti davalı lehine hükmedilmesi gerektiği belirtilmiştir. Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada, davanın tümüyle reddedilmesinin hukuka aykırı olduğu belirtilmiştir. Bu nedenle davanın yeniden görülmesine gerek olmadan, hükmün düzeltilerek onanması gerektiği kararlaştırılmıştır.
Yukarıdaki kararda, davacının tazminat talebinin düşmesine yol açan kanun maddesi olarak 466 sayılı Kanun ile Ceza Muhakemesi Kanunu'na (5320 sayılı Kanun), Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 6. maddesi ve vekalet ücretine ilişkin kanunlar olan 1412 sayılı CMUK ve 694 sayılı KHK'nın 144. maddesi ile 5271 sayılı CMK'nın 142. maddesine eklenen 9. fıkra gösterilmiştir.
12. Ceza Dairesi         2020/2204 E.  ,  2020/5259 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
    Dava : 466 sayılı Kanun gereğince tazminat
    Dava Tarihi : 16/07/2012
    Hüküm : Davanın reddine
    Temyiz edenler : Davalı vekili ve davacı vekili

    Davacının tazminat talebinin reddine ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Davalı vekilinin temyiz isteminin vekalet ücreti ile sınırlı olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
    Dosya içeriğine göre; davacının silahlı terör örgütüne üye olma suçundan tutuklandığı, ilk olarak mahkumiyet kararı verildiği, ancak temyiz incelemesi neticesinde mahkumiyet hükmünün bozulması üzerine bu kez zamanaşımı nedeniyle düşme kararı verildiği, davacının tutuklu kaldığı sürenin mahkumiyet hükmünün infaz süresinden fazla olduğu belirtilerek 50.000 TL maddi, 25.000 TL manevi tazminat ve yargılamanın makul sürede bitirilmediği belirtilerek 25.000 TL manevi tazminat isteminde bulunulduğu, davacı hakkındaki tutuklama işleminin 01/06/2005 tarihinden önce gerçekleşmiş olması nedeniyle 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 6. maddesine göre, davanın 466 sayılı Kanun hükümlerine tabi olduğu ve tazminat isteminin kapsamı nazara alınarak, zamanaşımı nedeniyle düşme kararı verilmesi hali ile yargılamanın makul sürede bitirilmemesi nedenine dayanan tazminat istemlerinin 466 sayılı Kanunun 1. maddesinde tahdidi şekilde sayılan tazminat istenebilecek haller içinde bulunmadığı anlaşıldığından, davanın reddine karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik görülmemiş, gerekçeli karar başlığında, ""Dava"" yerine ""Suç"", ""466 sayılı Kanun gereğince tazminat"" olan dava türü yerine ""Kanun dışı yakalanan veya tutuklanan kişilere tazminat verilmesi"", ""Dava tarihi: 16/07/2012"" yerine ""Suç tarihi: 09/06/1981"" yazılması ile ""Suç yeri: İstanbul"" ve ""Davacı: K.H."" ibarelerine yer verilmesi, mahallinde düzeltilebilir yazım yanlışlıkları olarak kabul edilmiştir.
    Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davacı vekilinin, davanın reddine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğuna ilişkin tüm temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Davanın tümüyle reddine karar verilmesi karşısında, kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,

    Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hükme; ""Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 694 sayılı KHK"nın 144. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nın 142. maddesine eklenen 9. fıkra ve davanın değeri dikkate alınarak, 5.450 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı Maliye Hazinesine verilmesine"" şeklinde bir fıkra eklenmesi ve hükümdeki diğer hususların aynen bırakılması suretiyle, sair yönleri usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 19/10/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi