Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2018/3444 Esas 2018/6621 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar ... ve ... Yönetimi vekilleri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Yörede 2008 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında, ... ili, ... ilçesi, .../...mahallesi, 101 ada 5 parsel sayılı taşınmaz, 202.723,61 m² yüzölçümü ve ... vasfıyla ... adına tespit ve tapuya tescil edilmiştir.
Davacı ... vekili 16/07/2014 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; dilekçesinde bildirdiği taşınmazın müvekkilinin babasının zilyetliğindeyken vefatından önce müvekkiline devredildiğini, taşınmazın en az 90 yıllık üzüm bağı olduğunu ve müvekkili yararına eklemeli kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla mülk edinme koşullarının oluştuğunu ileri sürerek taşınmazın davacı adına tescilini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulü ile dava konusu 101 ada 5 sayılı parselin teknik bilirkişilerin 21/11/2014 tarihli raporlarına ekli krokide (A) harfi ve sarı renk ile gösterdikleri 24184,45 m²"lik kısmın ifraz edilerek bu kısmın tapu kaydının iptali ile 101 adaya en son parsel numarası verilmek sureti ile davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalılar ... ve ... Yönetimi vekilleri tarafından taşınmazın (A) harfi ile gösterilen bölümüne yönelik temyiz edilmiştir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde ... kadastrosu, 5304 sayılı Kanunla değişik 3402 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılmış ve 07/08/2008 - 08/09/2008 tarihleri arasında ilân edilmiştir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman ... bilirkişi kurulu tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın (A) harfiyle gösterilen bölümünün ... sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen kişi yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamamaktadır; ancak, (A) harfi ile gösterilen bölümün iptaline ve davacı gerçek kişi adına tesciline karar verilmekle taşınmazın (B) harfi ile gösterilen bölümü ile (C) harfi ile gösterilen bölümü arasındaki irtibat koptuğu halde, (B) bölümü hakkında sicil oluşturacak şekilde doğru sicil oluşturulmasına imkan verecek nitelikte infaz edilebilir hüküm kurulması gerekirken, yazılı biçimde taşınmazın sadece (A) harfi ile gösterilen bölümü hakkında hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiş ise de bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden 2018/3444 - 2018/6621 yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple; hükmün birinci bendinde yer alan “... adına tapuya kayıt ve tesciline” ibaresinden sonra gelmek üzere, “aynı rapor ve krokisinde taşınmazın (C) harfi ile gösterilen bölümünün aynı ada ve parsel numarası altında, (B) harfi ile gösterilen bölümün aynı adanın son parsel numarası verilmek suretiyle ... niteliğinde ... adına tapuya kayıt ve tesciline” cümlesinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 22/10/2018 günü oy birliği ile karar verildi.