MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Tapuda davalı adına kayıtlı olan ... ili ... ilçesi ... köyü eski 623 sayılı 6057,00 m² yüzölçümündeki parsel, 5304 sayılı Kanunun 6. maddesi ile değişik 3402 sayılı Kanunun 22. maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi hükmüne göre yapılan kadastro haritalarının yeniden düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin yapılması işleminde, 8188 ada 11 parsel sayısı ile 6040,36 m² yüzölçümünde tesbit edilerek 3402 sayılı Kanunun 11. maddesine göre 02/02/2010 tarihinde yapılan ilanın kesinleşmesi sonrasında tarla vasfı ile Hazine adına tapuya kaydedilmiştir.
Davacı; davalı Hazine adına kayıtlı bulunan 8188 ada 11 parsel sayılı taşınmazın malik sıfatı ile kullanıcısı olduğunu, ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1980/370 Esas ve 1982/69 Karar nolu davasında babasının 1976 yılında başlayan zilyetliğinin 20 yıllık hak kazandırıcı yasal süreyi doldurmadığı ve özel mülkiyete konu olabilen yerlerden olmadığı gerekçeleriyle elatmasının önlenmesine ve Kömürcüler köyü 409 parsel yani davaya konu 8188 ada 11 parsel sayılı taşınmazın davacı Hazine adına tesciline karar verildiğini, bunu kabul etmediğini, taşınmazın ezelden beri kullandıkları tapulu arazileri olduğunu ileri sürerek dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davacı yan davaya konu taşınmazda babasının zilyetliğinin 1940"lı yıllara dayandığını, ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi kararının hatalı olduğunu ayrıca yirmi yıllık kazandırıcı zamanaşımı süresinin dolduğunu iddia etmiş ise de; taşınmazın 1976 yılında ... dışına çıkarılan yerlerden olduğunun ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi kararı ile sabit olduğu, 1976 yılından önceki zilyetliğe itibar edilemeyeceği gibi davaya konu taşınmazın mahkeme kararı ile davalı Hazine adına tescil edildiği, ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi kararının davacı açısından da kesin hüküm oluşturulacağı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Dosya kapsamının incelenmesinden; ... köyü 409 parsel sayılı 2 hektar yüzölçümlü kerpiç ev ve tarla niteliğinde Hazine adına kayıtlı taşınmaz ile aynı köy 518 parsel sayılı 17250,00 m2 yüzölçümlü tarla niteliğinde Hazine adına kayıtlı taşınmazın 2003 yılında birleştirilerek 621 parsel sayılı 37250,00 m2 yüzölçümlü tarla vasfında taşınmazın oluştuğu, 621 parselin ifraz görerek 9 parsele ayrıldığı, bunlardan 623 parselin de 3402 sayılı Kanunun 22. maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi hükmüne göre yapılan çalışma sonunda dava konusu 8188 ada 11 parseli oluşturduğu, dosya kapsamındaki ifraz krokilerine göre dava konusu 8188 ada 11 parselin bulunduğu alanın eski 409 parsele isabet ettiği, yörede 1976 yılında yapılan kadastro sırasında 409 parsel sayılı taşınmazın davacının babası ... ... adına tespit edildiği, Hazinenin itirazı ile kadastro komisyonunun 02.05.1979 günlü karar ile taşınmazın 1942 yılında yapılan ... sınırlandırması ve kadastrosu içinde kaldığı, 1976 yılında ... sınırı dışına çıkarıldığı ve kişi yararına kazanma koşullarının oluşmadığı gerekçesi ile taşınmazın Hazine adına tesciline karar verdiği, ... ... tarafından kazandırıcı zaman aşımı zilyetliğine ve 2018/3047-6613 tapu kaydına dayanılarak açılan tespite itiraz davasında ... Tapulama Mahkemesinin 1979/54-289 E.K. sayılı karar ile parselin ikinci defa yapılan kadastro tespitinin hükümsüz sayılmasına ve iptaline, açılan dava yönünden taraflar arasındaki mülkiyet ihtilafının çözümünde mahkemenin görevsizliğine karar verildiği, hükmün Yargıtay 7. Hukuk Dairesince onanarak kesinleştiği, hükmün kesinleşmesi sonrasında Hazine tarafından ... ... aleyhine 409 parsel sayılı taşınmazın Hazine adına tescili ve davalının taşınmaza müdahalesinin men-i karar verilmesi talepli olarak ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde 1980/370 Esas sayılı davanın açıldığı, yapılan yargılama sonunda 1982/69 Karar sayılı ilam ile 409 parsel sayılı taşınmazın 1943 yılında kesinleşen tahdit içinde kaldığı, 1965 yılında yapılan tapulamada ... olduğundan tespit dışı bırakıldığı, 1976 yılında ... sınırları dışına çıkarıldığı, davalı yanın dayanağı belgelerin dava konusu taşınmaza uymadığı ve zilyetliğin 1976 yılından sonra başlaması nedeniyle hak kazandırıcı sürenin kişi yararına dolmadığı gerekçesiyle ... ili ... ilçesi ... köyü 409 parsel sayılı taşınmazın Hazine adına tesciline davalının taşınmaza elatmasının önlenmesine karar verildiği, hükmün Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 07/08/1982 tarih 1982/6461-6059 E.K. sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiği ve taşınmazın 14/01/1998 günü Hazine adına tescil edildiği görülmüştür.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, dava konusu taşınmazın ifraz krokilerine göre eski 409 parsele isabet ettiği, 409 parselin davacının babası ... ... ile Hazine arasında görülen dava sonucunda hükmen Hazine adına tapuya tescil edildiği, bahsi geçen kararın taraflar yönünden HMK"nın 303. maddesi uyarınca kesin hüküm teşkil ettiği belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 22/10/2018 gününde oy birliği ile karar verildi.