10. Ceza Dairesi 2019/2218 E. , 2019/3927 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığının, 10/05/2019 tarihli yazısı ile kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkındaki hükmün açıklanmasına dair Adana 19. Asliye Ceza Mahkemesinin 28/02/2017 tarihli ve 2016/612 esas, 2017/152 sayılı kararının ve kamu davasının düşürülmesine ilişkin aynı Mahkemenin 25/01/2018 tarihli ve 2016/612 esas, 2017/152 sayılı ek kararının kanun yararına bozulmasına yönelik talebi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 21/05/2019 tarihli yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A) Konuyla İlgili Bilgiler:
1- Sanık hakkında 19/10/2013 tarihinde işlediği iddia edilen kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı 11/02/2014 tarihli iddianameyle açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda, Adana 19. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/11/2014 tarihli ve 2014/137 esas, 2014/478 sayılı kararıyla TCK"nın 191/1 ve 62/1. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına, 6545 sayılı Kanunla değişik 5320 sayılı Kanun’un geçici 7/2. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve 5 yıl denetim süresi belirlenmesine, ayrıca TCK"nın 191/3. maddesi uyarınca 1 yıl denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği, kararın itiraz edilmeksizin kesinleştiği
2- Daha sonra sanığın denetim süresi içinde işlediği iddia edilen “hükümlü veya tutuklunun kaçması” suçundan dolayı mahkûmiyet hükmünün kesinleşmesini müteakip, hükmün açıklanması için mahkemesine ihbarda bulunulması üzerine, Adana 19. Asliye Ceza Mahkemesinin 28/02/2017 tarihli ve 2016/612 esas, 2017/152 sayılı kararıyla hüküm açıklanarak sanığın TCK"nın 191/1 ve 62/1. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verildiği, hükmün yasa yolu incelemesinden geçmeksizin kesinleştiği,
3- Takip eden süreçte bu kez de sanığın denetimli serbestlik tedbirinin gereklerini yerine getirdiğinin bildirilmesi üzerine dosya yeniden ele alınarak yapılan değerlendirme sonucunda, Adana 19. Asliye Ceza Mahkemesinin 25/01/2018 tarihli ve 2016/612 esas, 2017/152 sayılı ek kararıyla TCK"nın 191/5. maddesi gereğince “kamu davasının düşürülmesine” karar verildiği ve kararın yasa yolu incelemesinden geçmeksizin kesinleştiği,
Anlaşılmıştır.
B) Kanun Yararına Bozma Talebi:
Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında, "Adana 19. Asliye Ceza Mahkemesinin 28/02/2017 tarihli ve 2016/612 esas, 2017/152 sayılı kararının incelenmesinde;
Benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 14/12/2017 tarihli ve 2017/7380 esas, 2017/6802 karar sayılı ilâmı ile "....bu durumda CMK’nın 231. maddesindeki genel kurallar değil, TCK’nın 191. maddesindeki özel hükümlerin uygulanması gerektiği, buna göre de hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının denetim süresi içinde TCK’nın 191/4. maddesindeki kuralların geçerli olacağı anlaşıldığından, sanığın ancak kendisine yüklenen yükümlülüklere uygun davranmamakta ısrar etmesi veya tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması, uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, hallerinde hüküm açıklanabilecektir..." şeklinde değinildiği üzere, dosya kapsamına göre, Adana 19. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/11/2014 tarihli kararı ile sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçundan dolayı verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın 15/12/2014 tarihinde kesinleşmesini müteakip, sanığın denetim süresi içerisinde 24/07/2015 tarihinde hükümlü veya tutuklunun kaçması suçunu işlediğinden bahisle hükmün açıklanmasına karar verilmiş ise de, denetim süresi içerisinde işlenen suçun kullanmak amacıyla uyuşturucu veya uyarıcı madde temin etmek suçu olmadığı, dolayısıyla hükmün açıklanmasına karar verilemeyeceği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde,
Adana 19. Asliye Ceza Mahkemesinin 25/01/2018 tarihli ve 2016/612 esas, 2017/152 sayılı ek kararının incelenmesinde ise;
Sanık hakkında Adana 19. Asliye Ceza Mahkemesinin 28/02/2017 tarihli kararı ile hükmün açıklandığı ve bu kararın kesinleşerek infaz aşamasına geçildiği gözetilmeden, sanığın denetimli serbestlik tedbirinin gereklerini yerine getirdiğinden bahisle infaz aşamasında kamu davasının düşmesine karar verilmesinde, isabet görülmemiştir." denilerek, Adana 19. Asliye Ceza Mahkemesinin 28/02/2017 tarihli ve 2016/612 esas, 2017/152 sayılı kararının ve aynı Mahkemenin 25/01/2018 tarihli ve 2016/612 esas, 2017/152 sayılı ek kararının bozulması istenmiştir.
C) Konunun Değerlendirilmesi:
(1) Sanık hakkındaki “hükmün açıklanmasına” dair Adana 19. Asliye Ceza Mahkemesinin 28/02/2017 tarihli ve 2016/612 esas, 2017/152 sayılı kararına yönelik kanun yararına bozma talebinin incelenmesinde;
Sanık hakkında 06/11/2014 tarihli kararla 6545 sayılı Kanunla değişik 5320 sayılı Kanunun geçici 7/2. maddesi uyarınca TCK’nın 191. maddesi kapsamında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş olması karşısında, bu durumda CMK’nın 231. maddesindeki genel kuralların değil, TCK’nın 191. maddesindeki özel hükümlerin uygulanması gerektiği, buna göre de hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının denetim süresi içinde TCK’nın 191/4. maddesindeki kuralların geçerli olacağı anlaşıldığından, sanığın ancak “kendisine yüklenen yükümlülüklere uygun davranmamakta ısrar etmesi veya tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması, uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması” hallerinde hüküm açıklanabileceğinden, somut olayda sanığın denetim süresi içinde işlediği iddia edilen “hükümlü veya tutuklunun kaçması” suçu nedeniyle hükmün açıklanması yasaya aykırı olup, kanun yararına bozma talebi yerindedir.
(2) Kamu davasının düşürülmesine dair Adana 19. Asliye Ceza Mahkemesinin 25/01/2018 tarihli ve 2016/612 esas, 2017/152 sayılı ek kararına yönelik kanun yararına bozma talebinin incelenmesinde:
Her ne kadar Mahkemece, 6545 sayılı Kanunla değişik TCK"nın 191/3. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararıyla birlikte hükmedilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerini yerine getirdiğinden bahisle sanık hakkındaki kamu davasının düşmesine karar verilmişse de,
Esasen daha önce 28/02/2017 tarihli kararla hükmün açıklanmasına karar verildiği ve hükmün kesinleşmesi sonrasında infaz aşamasına geçildiği, bu nedenle artık hükmün açıklanmasına karar verildikten sonra bu kez de infaz aşamasında 25/01/2018 tarihli kararla davanın düşürülmesine karar verilmesinin hukukî geçerliliğinin bulunmadığı anlaşılmış olup, hukukî değerden yoksun ve yok hükmünde olan düşme kararına yönelik kanun yararına bozma talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
D) Karar : Açıklanan nedenlere göre;
1- Sanık hakkındaki kamu davasının düşmesine dair Adana 19. Asliye Ceza Mahkemesinin 25/01/2018 tarihli ve 2016/612 esas, 2017/152 sayılı ek kararının hukukî değerden yoksun ve yok hükmünde olduğunun TESPİTİNE, bu nedenle yok hükmündeki karara yönelik kanun yararına bozma talebinin REDDİNE,
2- Sanık hakkındaki hükmün açıklanmasına dair Adana 19. Asliye Ceza Mahkemesinin 28/02/2017 tarihli ve 2016/612 esas, 2017/152 sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun"un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığına iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine,
17.06.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.