22. Hukuk Dairesi 2016/25646 E. , 2019/24137 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkiline ödenmediğini iddia ettiği bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine,
2- Davacı işçinin üst düzey yönetici olup olmadığı ve fazla çalışma ücretine hak kazanıp kazanmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
İşyerinde üst düzey yönetici konumda çalışan işçi, görev ve sorumluluklarının gerektirdiği ücretinin ödenmesi durumunda, ayrıca fazla çalışma ücretine hak kazanamaz.
Bununla birlikte üst düzey yönetici konumunda olan işçiye aynı yerde görev ve talimat veren bir başka yönetici var ise, işçinin çalışma gün ve saatlerini kendisinin belirlemesi söz konusu olmayacağından, kanunda öngörülen çalışma saatlerini aşan çalışmalar için fazla çalışma ücreti talep hakkı doğar.
Bu bakımdan yönetici olarak çalışan işçiye başkaca bir amir,şirketin yöneticisi,yönetim kurulu üyesi vb. tarafından fazla çalışma yapması yönünde bir talimatın verilip verilmediği belirlenmelidir.
Somut olayda; mahkemece mağaza müdürü olan davacının ücretinin bu statüsüne göre diğer işçilere göre yüksek belirlendiği, fazla çalışma ücretinin maktu ücretine dahil olduğu, davacının mağazadaki mesaisini kendisinin belirlediği, zaman zaman bölge müdürünün işyerini teftiş etmesinin bu olguyu değiştirmeyeceği ve bu olgulara göre fazla çalışma alacağına hak kazanamayacağı gerekçeleriyle fazla çalışma alacak isteminin reddine karar verilmiştir. Ancak, söz konusu kabul dosya içeriği ile örtüşmemektedir. Zira dosya kapsamındaki e-posta yazışmalarında; davacıya ... Bölge Müdürlüğü asistanınca kendi isminin de yer aldığı çalışma programları ve nöbet listelerinin gönderildiği, kendisine telekonferans duyurularının yapıldığı, yine davacıda ulusal bayram çalışmasına ilişkin tereddüt hasıl olduğunda davacı yanca sorulan ulusal bayram gününde çalışacağının kendisine ifade edildiği, ayrıca insan kaynakları şefi tarafından gönderilen davacının da isminin yer aldığı çalışma programlarında vardiyalı çalışma sistemine dahil edilerek belirli mesai saatleri içinde çalıştığı anlaşılmaktadır. Bu durumda davacının mesaisini kendisinin belirlediği söylenemez. Davacı mesaisini kendisi belirleyen üst düzey yönetici konumunda olmadığından, mahkemece dosyadaki mevcut delillere göre davacının fazla çalışma alacağının olup olmadığının belirlenmesi gerekirken, hatalı değerlendirme ile söz konusu talebin reddi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
3- Taraflar arasındaki bir diğer uyuşmazlık konusu, davacının ulusal bayram ve genel tatil çalışmasının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
Dosya içeriğine göre; davacının dini bayramlarda diğer mağaza müdürleri ile birlikte nöbet sistemi dahilinde çalışma yaptığı anlaşılmakla, tüm ulusal bayram ve genel tatillerde çalıştığının kabulü de isabetsizdir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 24.12.2019 gününde oybirliği ile karar verildi.