9. Hukuk Dairesi 2017/7420 E. , 2017/21453 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin 15/08/2008-20/06/2011 tarihleri arasında davalı işyerinde barmen olarak en son 950,00-TL net ücretle, haftanın 7 günü 07:00-22:00 saatleri arasında çalıştığını, iş akdinin işveren tarafından haksız şekilde feshedildiğini ancak davalı işveren tarafından ödenmesi gereken tazminat ve bir kısım işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla mesai, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil alacaklarının davalıdan tahsilini istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının 20.6.2011 tarihinde istifa ederek işten ayrıldığını, haftanın 6 günü çalışıp 1 gün izin kullandığını, imzalı ücret bordrolarına göre davacının ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışmış ise yine fazla mesai yapmış ise ücretlerinin ödendiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak ve davalının iş sözleşmesini fesihte haksız olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı taraflar vekilleri temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, taraflar vekillerinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Taraflar arasında ihbar tazminatı hesabında dikkate alınması gereken ücret konusunda uyuşmazlık söz konusudur.
Somut uyuşmazlıkta, davacının İhbar tazminatı talebiyle ilgili olarak hesaplamanın 4857 sayılı Kanunun 17. Maddesi uyarınca giydirilmiş brüt ücret (1.538,84-TL) üzerinden yapılması gerekirken, çıplak brüt ücret (1.328,84-TL) üzerinden hesaplanması hatalıdır.
3- Davacı işçinin fazla ve hafta tatillerinde çalışması bulunup bulunmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
İş hukukunda çalışma olgusunu, bu kapsamda fazla mesai yaptığını, tatillerde çalıştığını iddia eden işçi, karşılığı ücretlerin ödendiğini de işveren kanıtlamalıdır.
Fazla çalışma ve hafta tatili çalışması her türlü delille kanıtlanabilir. Fazla çalışma ve hafta tatili çalışmasında ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir.
İşçinin çalışma olgusunun tespitinde işyerinde veya komşu işyerinde çalışanların tanıklığı önemli olduğu gibi tanık olarak dinlenecek kişinin tanıklığına güveni etkileyebilecek bir durumun olup olmadığı da araştırılmalıdır. Tanıklar belirli bir dönem çalışmışlarsa ve başkaca delil yok ise beyanlarının belirtikleri dönemle sınırlandırılması gerekir.
Somut uyuşmazlıkta, davacı davalı işyerinde, fazla mesai yaptığını ve hafta tatillerinde çalıştığını iddia etmiş ve iddiasını ispat amacıyla da sadece tanık deliline dayanmıştır. Dinlenen iki davacı tanığından, tanık ...’ın davalıya karşı açtığı dava bulunması nedeniyle davalıyla husumetli olduğu ve kendisi tarafından açılan davada da, hafta tatili alacak talebinin reddedildiği Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sisteminde (UYAP) yapılan araştırmadan anlaşılmaktadır. (Dairemizin 15/11/2017 tarih, 2017/6879 E, 2017/18253 K sayılı dosyası) Bu halde, anılan tanığın beyanlarına göre sonuca gidilmesi mümkün değildir. Diğer taraftan, davacının diğer tanığı Nurettin’in ise, davacının davalı işyerindeki tüm çalışma dönemini kapsayacak şekilde davacı ile birlikte çalışması bulunmamaktadır. Davalı tanık beyanına göre ise, davacının fazla ve hafta tatili çalışması bulunmamaktadır. Tanıkların işyeri çalışma düzenini kendi çalışma süreleri ile sınırlı olarak bilebilecekleri, bu durumda davacının fazla ve hafta tatili çalışma olgusunu sadece tanık Nurettin ile birlikte çalıştığı süre kadar ispatlayabildiği gözetilerek, fazla ve hafta tatili çalışma ücretinin davacı ile tanık Nurettin’in birlikte çalıştığı dönemle sınırlandırılarak hesaplanması gerekirken tüm çalışma dönemi esas alınarak hesaplanması hatalıdır.
4- HMK’nun 297/2. maddesi gereğince, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. Mahkemece infazda tereddüt uyandıracak şekilde, hüküm altına alacakların net mi yoksa bürüt mü olduğunun hükümde gösterilmemesi HMK’nun 297/2. maddesine aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
F) SONUÇ:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine 18/12/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.