2. Hukuk Dairesi 2021/808 E. , 2021/2143 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
DAVACI-DAVALI : ...
DAVALI-DAVACI : ...
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-karşı davalı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2-Taraflar arasında görülen evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı karşılıklı boşanma davasının yapılan yargılaması sonunda, ilk derece mahkemesince davaların kabulüne karar verilerek ferilere hükmedilmiştir. Davacı-karşı davalı kadın, hükme karşı erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, reddedilen tazminat talepleri ve velayet yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuş ve bölge adliye mahkemesince kadının başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Hüküm, kadın tarafından aynı nedenlerle temyiz edilmiştir.
Bölge adliye mahkemesi kararında, erkeğin kadına şiddet uyguladığı ve kadının da güven sarsıcı davranışları olduğu belirtilerek boşanmaya neden olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduklarına hükmedilmiştir. Dosyanın tetkikinden davalı-karşı davacı erkeğin eşine sürekli olarak şiddet uyguladığı anlaşılmaktadır. Davalı-karşı davacı erkek eşinin güven sarsıcı davranışlarının olduğunu iddia etmiş ve bölge adliye mahkemesince kadına güven sarsıcı davranışlarının bulunduğu kusuru yüklenmişse de, tanık olarak dinlenen tarafların ortak çocuğu Metehan’ın beyanları dava tarihinden sonra yaşanan olaylara ilişkindir. Dava tarihinden sonra gerçekleşen olaylar eldeki davanın kusur belirlemesinde esas alınmaz ve bu olaylar nedeniyle taraflara kusur izafe edilemez. Öte yandan, kadının erkeğe göndermiş olduğu ve bilirkişiye çözümü yaptırılan sesli mesajda, kadının hakkındaki iddiaları kabul etmediği anlaşılmış olup, inkâr edilen hususlar kadın aleyhine yorumlanamaz. Bu itibarla, davacı-karşı davalı kadına güven sarsıcı davranışlarının olduğu kusurunun yüklenmesi doğru bulunmamıştır. Bu durumda boşanmaya sebebiyet veren olaylarda eşine sürekli olarak şiddet uygulayan davalı-karşı davacı erkek tam kusurludur.
Davacı-davalı kadının boşanmaya sebebiyet veren kusurlu bir davranışı ispatlanamamış olup, davalı-davacı erkeğin boşanma davasının reddi gerektiği halde kabulüne karar verilmesi doğru değildir. Ne var ki, kadının davasında verilen boşanma hükmü istinaf edilmeyerek kesinleşmiş böylece davalı-karşı davacı erkeğin boşanma davası konusuz kalmıştır. O halde, mahkemece davalı-karşı davacı erkeğin boşanma davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına ve davada haklılık durumuna göre yargılama gideri konusunda bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir.
3-Gerçekleşen bu durum karşısında, boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakları zarar gören, mevcut ve beklenen menfaatleri zedelenen kusursuz kadın eş yararına Türk Medeni Kanununun 174. maddesi gereğince uygun miktarda maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken kadının tazminat taleplerinin reddi yerinde görülmemiş ve kararın bozulmasını gerektirmiştir.
4-Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek olan taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz nafaka isteyebilir(TMK m. 175/1). Davalı-karşı davacı erkek boşanmaya sebebiyet veren olaylarda tam kusurlu olup kadın yararına yoksulluk nafakasının koşulları oluşmuştur. Bu nedenle, kadının yoksulluk nafakası talebinin kabulü gerekirken, yazılı şekilde reddi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeplerle bölge adliye mahkemesi hükmünün ONANMASINA; (2.), (3.) ve (4.) bentlerde gösterilen sebeplerle bölge adliye mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 10.03.2021 (Çar.)