Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/11330 Esas 2016/2457 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/11330
Karar No: 2016/2457
Karar Tarihi: 17.02.2016

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/11330 Esas 2016/2457 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi         2015/11330 E.  ,  2016/2457 K.
"İçtihat Metni"


MAHKEMESİ :
TARİHİ : 01/12/2014
NUMARASI : 2014/1428-2014/814

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince ve süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

- K A R A R -

Davacı vekili, davalının müvekkili aleyhine .... İcra Müdürlüğü"nün 2010/6508 sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu takip yaptığını, takip dayanağı çeklere karşılık olmak üzere takip öncesi toplam 20.000 TL, takip sonrasında ise toplam 5.100 TL ödeme yaptıklarını, takip öncesi ödemeler ile borcun fazlasıyla ödenmiş olduğunu ileri sürerek, müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitini, fazla ödenen paranın istirdadını ve davalı aleyhine % 40 kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı ile müvekkili arasında takibe konu çekler dışında da ticari ilişki bulunduğunu, yapılan ödemelerin takip konusu çeklere karşı yapılmadığını, ödeme dekontlarında açıklama olmadığını, çeke karşı ödeme yaptığını iddia eden davacının bunu ispatlaması gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, her iki taraf defterlerinde kayıtlı faturaların birbirlerini teyit ettiği, davacının fatura borcuna karşılık ödeme amaçlı çekleri verdiği, takip konusu çeklerden başka takibe konu edilmeyen 28.11.2009 tarihli 10.000 TL çek nedeniyle de davacının borçlu olduğu, çeklerin vade tarihleri ve takip tarihi gözetilerek, yapılan ödemelerin BK"nun 86. maddesine göre öncelikle vadesi gelmiş borçlardan düşülerek yapılan hesaplama neticesinde takip tarihi itibariyle davalının davacıdan 9.518,40 TL asıl alacak ve ferileri ile birlikte toplam 10.504,63 TL alacaklı olduğu, davacının takipte talep edilen miktarın tamamı kadar davalıya borçlu olmadığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
1)Davacı vekili, davalı vekilinin temyiz dilekçesine karşı düzenlediği temyize cevap dilekçesinde, hükme ilişkin temyiz itirazlarını ileri sürmüşse de, sözkonusu dilekçenin HUMK’nın 433. maddesinde öngörülen 10 günlük yasal süre içinde verilmediği anlaşıldığından davacı vekilinin temyiz isteminin süre yönünden reddine,
2)Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün onanmasına,





SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz isteminin süreden reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, davacının yatırdığı peşin harcın istek halinde iadesine, 17.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.




Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.