19. Ceza Dairesi Esas No: 2019/14876 Karar No: 2020/8311 Karar Tarihi: 24.06.2020
5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/14876 Esas 2020/8311 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararın temyiz edilmesi üzerine, suç tarihi ile katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş olan ve hükmü temyize hakkı bulunan şikayetçi ...'nin katılma talebinin karara bağlanmadığı ancak Temyiz Dilekçesi'nin içeriği gözetilerek suçtan zarar gören olan şikayetçi ...'nin davaya katılmasına karar verildiği belirtilmektedir. Yargılamada, sanık lehine hükümler içeren 7242 sayılı Kanun'un 61. maddesi ile 5607 sayılı Kanun'un 3/22. maddesine eklenen düzenleme ile etkin pişmanlık uygulanmasının olanaklı hale geldiği anlaşılmış ve ilgili yasal koşulların saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin yerel mahkemeye ait olduğu belirtilmiştir. Bu nedenle, yerel mahkemenin sair yönleri incelenmeyen hükmü bozmak gerektiği sonucuna varılmış ve 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Kararda bahsedilen kanun maddeleri ise şöyledir: 5607 sayılı Kanun'un 3/22. maddesi, 7242 sayılı Kanun'un 61. maddesi, 5237 sayılı TCK'nin 7. maddesi, 7242 sayılı Kanun'un 63. maddesi, 5607 sayılı Kanun'un geçici 12. maddesi ve CMUK'nın 321. maddesi.
19. Ceza Dairesi 2019/14876 E. , 2020/8311 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihi ile katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunan ve CMK"nın 260/1. maddesi uyarınca hükmü temyize hakkı bulunduğu belirlenen şikayetçi ..." nün 29.01.2014 tarihli dilekçesinde davaya katılmak istediğini belirtmesine karşın, bu talep ilk derece mahkemesince karara bağlanmamış ise de, 25.08.2014 tarihli temyiz dilekçesinin kapsamı ve içeriği gözetilerek, CMK’nın 237/2. maddesi uyarınca suçtan zarar gören - şikayetçi ..." nün davaya katılmasına karar verilerek dosya incelendi,gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete" de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun"un 61. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"un 3/22. maddesine eklenen "" Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir."" şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Kanun" un 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun" un 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulanmasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK" nin 7. maddesi ve 7242 sayılı Kanun"un 63. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş ve katılan temsilcisinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, sair yönleri incelenmeyen HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 24/06/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.