14. Hukuk Dairesi 2017/5409 E. , 2021/1964 K.
"İçtihat Metni" 14. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 20.06.2008 gününde verilen dilekçe ile kadastral parselin ihyası talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 02.09.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, imar parselinin iptaliyle kadastral parselin ihyası isteğine ilişkindir.
Davacı, ihdasen Hazine adına kaydedilen 1242 (270) parsel sayılı taşınmazın davalı ... ve Adana Büyükşehir Belediyesince yapılan imar uyugulamaları sonucu yeni imar parsellerine giderek malikleri adına tescil edildiğini, ancak yapılan imar uygulamalarının idari yargı yerinde iptal edildiğini ileri sürerek, tapu iptal ve tescil isteminde bulunmuş,yargılama aşamasında taşınmazın yeni kurulan Çukurova Belediyesi sınırları içerisinde kalması üzerine anılan belediye davaya dahil edilmiştir.
Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen ilk kararın davacı vekili ve bir kısım davalılar vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 31. 01.2012 tarih 2011/11249 Esas-2012/643 Karar sayılı ilamı ile ‘’...imar uygulamasını yapan Seyhan ve Adana Büyükşehir Belediyelerinin davada yer almadıkları görülmektedir. Diğer taraftan davalılardan ...."nin ölü olduğu da dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, imar uygulamasını yapan Seyhan ve Adana Büyükşehir Belediyelerinin davada yer almalarının sağlanması, 6100 sayılı HMK"nun 124. maddesinin gözetilmesi ondan sonra bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir....’’ şeklindeki gerekçeyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
20 Şubat 2020 tarihli Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7221 sayılı Coğrafi Bilgi Sistemleri ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 7. maddesiyle 3194 sayılı İmar Kanununun 18. maddesine yeni bir fıkra eklenmiştir.
Eklenen bu hükme göre, 3194 sayılı Kanunun 18. maddesi kapsamında yapılmış imar uygulamalarının kesinleşmiş mahkeme kararlarıyla iptal edilmesi nedeniyle; davaya konu parselin imar planı kararları ile umumi ve kamu hizmetlerine ayrılan alanlara denk gelmesi veya iptal edilen uygulama ile tahsis ve tescil edilmiş parsellerde hak sahiplerince yapı yapılmış olması ve benzeri hukuki veya fiili imkânsızlıklar nedeniyle geri dönüşüm işlemleri yapılarak uygulama öncesi kök parsellere dönülemeyeceğinin parselasyon planlarını onaylamaya yetkili idarelerin onay merciince tespiti halinde, öncelikle davaya konu parselin hak sahiplerinin muvafakati alınmak kaydıyla uygulama sahası içerisinde idarece uygun bir yer tahsis edileceği veya anlaşma olmaması halinde davacı hak sahibinin kök parseldeki yeri dikkate alınarak uygulamadaki düzenleme ortaklık payı kesintisi düşüldükten sonraki taşınmazın rayiç bedeli üzerinden değerinin ödeneceği belirtilmiştir.
3194 sayılı Yasa"ya eklenen bu hüküm uyarınca dava konusu uyuşmazlığın idareye başvuru yoluyla çözülmesi gerektiğinden, imar parselinin kadastral parsele ihyasına yönelik dava konusu talebin, kanun değişikliği nedeniyle reddine karar verilmesi için yerel mahkeme hükmünün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22.03.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.