9. Hukuk Dairesi 2015/17831 E. , 2017/21416 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti, fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti ve izin ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalı şirketin ... Belediyesi Halk ekmek büfesinde aylık net 750,00 TL. ve asgari geçim indirimi ile 08.07.2004 tarihinde çalışmaya başladığını, ücretin bir kısmının bankadan, bir kısmının elden verildiğini, işyerinde haftanın 6 günü 07:00-19:00 saatleri arasında çalışma yapıldığını, yemek ve çay paydosu olmadığını, resmi tatillerde tam gün çalışıldığım, dini bayramlarda ise birinci günü çalışma yapılmadığını, diğer günlerde çalışıldığını, ancak davalı işverenlikçe maaş dışında diğer yasal hakların ödenmediğini ileri sürerek, kıdem, ihbar tazminatları ile fazla mesai ücreti, ulusal bayram genel tatil ücreti, hafta tatili ücreti ve yıllık izin ücreti alacaklarının davalıdan tahsilini istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının davalı işyerinde 08/07/2004-14/12/2013 tarihleri arasında çalıştığını, bu süre içerisinde her türlü hak ve alacağının kendisine eksiksiz olarak ödendiğini, davacının hakkından fazlasını elde etmek iradesiyle İş Kanunu"nun ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan şekilde devamsızlık yaptığını ve buna rağmen kendisine gönderilen ihtarname sonrasında işinin başına geri dönmek yerine mesnetsiz taleplerle ihtarname keşide ederek huzurdaki davayı ikame ettiğini, davacının gerçeğe aykırı ve hukuki mesnetten yoksun beyanlarla öne sürdüğü nedenlerin iş akdinin feshi ve kıdem tazminatına hak kazanma sonucunu doğurmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna dayanılarak, iş akdinin davacı işçi tarafından haklı nedenle feshedildiği, bu nedenle kıdem tazminatına hak kazandığı, ihbar tazminatına hak kazanmadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
Somut uyuşmazlıkta; hükme esas alınan bilirkişi raporunda tanık beyanlarına göre fazla mesai alacağı hesaplanmış, ancak “dosyaya ibraz edilen ücret bordrolarında fazla mesai tahakkukları yapılmış ise de bu tahakkukların fazla çalışma ile ilgisi bulunmadığı” şeklinde dayanaksız, yetersiz incelemeye dayalı hatalı bir tespit yapılarak ücret bordrolarındaki tahakkuklar dikkate alınmamıştır.
Davalı tarafından dosyaya sunulan imzalı ücret hesap pusulalarının bir kısmında (mesela, 2012/Haziran ve Temmuz) fazla mesai saati karşılığı zamlı ücret tahakkuku bulunduğu görülmüştür. Ayrıca davacı tanıkları maaşların banka yoluyla ödendiğini beyan etmiş olup, dosyada mevcut banka hesap kayıtlarında davacıya bazı aylar için “fazla mesai” adıyla ödemeler yapıldığı (18,73 TL; 18,02 TL; 19,76 TL gibi), ancak ödemelerle karşılaştırmaya imkan verecek ilgili ayın ücret hesap pusulalarının ise sunulmadığı anlaşılmıştır.
Mahkemece; bilirkişiden denetime elverişli bir rapor alınarak ücret hesap pusulaları ile banka kayıtlarının ay ay tahakkuk ve ödeme dökümleri yaptırılmalı, imzalı ücret hesap pusulalarında fazla mesai tahakkuku bulunan aylar hesaplama sırasında dışlanmalı, ücret hesap pusulası sunulmayan ancak banka yoluyla ödendiği anlaşılan fazla mesai ücretleri ise hesaplamada mahsup edilmelidir.
Eksik inceleme ile hatalı bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir.
F) SONUÇ:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 14.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.