2. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/14872 Karar No: 2017/8111
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2016/14872 Esas 2017/8111 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2016/14872 E. , 2017/8111 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından her üç dava yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 20.06.2017 günü temyiz eden davalı-karşı davacı ... ile vekili Av. ... ve karşı taraf davacı-karşı davalı ... ile vekili Av. ... geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalı-karşı davacı erkek zina hukuksal sebebine dayalı olarak açtığı boşanma davasının dava dilekçesi ekinde bir kısım tanıklarını bildirmiş, dilekçelerin karşılıklı verilmesi aşamasında sunduğu 06.08.2012 tarihli dilekçesi ile 18.03.2013 tarihli cevaba cevap dilekçesinde ise daha önce bildirdiği tanıklar yanında ... isimli kişiyi de tanık olarak bildirmiştir. Mahkemece, davalı-karşı davacının bildirdiği bu tanık, ikinci tanık listesinde bildirildiği gerekçesiyle dinlenmeden hüküm verilmiştir. Ön inceleme duruşmasında taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu belirlendikten sonra taraflara delillerini bildirmeleri için süre verilir (HMK m.137/1). Zira delil, tarafların üzerinde anlaşamadıkları ve uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek çekişmeli vakıalar için gösterilir (HMK m. 187/1). Tahkikat, ön incelemede saptanan çekişmeli hususlar üzerinden yürütüleceğine (HMK m. 140/3) göre, bu tespit yapılmadan tarafların dayandıkları delilleri sunmaları beklenemez. Başka bir ifade ile; taraflardan anlaştıkları ve ayrıştıkları hususlar tespit edilmeden delil göstermeleri beklenemez. Bu sebeple tarafların; ilk verdikleri tanık listesinde tanık sayısında açıkça bir sınırlama yapmadıkları sürece, ön inceleme duruşmasından önce ve henüz delillerin sunulması aşamasına geçilmeden dilekçelerin karşılıklı verilmesi aşamasında, yeniden tanık bildirmeleri halinde bunun ikinci tanık listesi olarak kabulü mümkün değildir. Davalı-karşı davacının 06.08.2012 tarihli dilekçesi ile 18.03.2013 tarihli cevaba cevap dilekçesinde bildirdiği tanık ..."un dinlenmesinden vazgeçmemiştir. Mahkemece, bu tanığın da 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 243 ve devamı maddeleri gereğince usulen celp edilip dinlenmesi sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verlimesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, duruşma için takdir olunan 1480.00 TL. vekalet ücretinin Marina"dan alınıp ..."e verilmesine, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 20.06.2017 (Salı)