3. Ceza Dairesi 2019/14523 E. , 2019/23274 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten yaralama
HÜKÜM : Hükmün açıklanması suretiyle mahkumiyete dair
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Yerinde görülmeyen diğer temyiz sebeplerinin reddine, ancak;
1) Çerkezköy Sulh Ceza Mahkemesinin 31.07.2009 tarih ve 2009/435 Esas- 2009/560 sayılı kararı ile sanık hakkında kasten yaralama suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, kararın 11.09.2009 tarihinde kesinleşmesinden sonra denetim süresi içinde 31.08.2012 tarihinde iş ve çalışma hürriyetinin ihlali ve mala zarar verme suçlarını işlemesi nedeni ile yargılanarak Çerkezköy 1. Asliye Ceza Mahkemesince 28.01.2014 tarihinde iş ve çalışma hürriyetinin ihlali suçundan 3.000 TL adli para cezası, mala zarar verme suçundan 1.000 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, kararların 09.09.2014 tarihinde kesinleşmesi üzerine ihbarda bulunulması nedeniyle önceki hükmün açıklandığı anlaşılmakla; sanığın denetim süresi içinde işlediği 5237 sayılı TCK"nin 117/1.maddesi ile 151/1. maddesinde tanımlanan iş ve çalışma hürriyetinin ihlali ve mala zarar verme suçlarının, 02.12.2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nin 253. maddesi ile yeniden düzenlenen uzlaştırma hükümleri kapsamına alındığından dolayı anılan ihbara konu suçlara ilişkin mahkemesince uyarlama yapılarak sonucuna göre açıklanması geri bırakılan kararın açıklanma koşullarının oluşup oluşmadığının değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
2) Sanığın denetim süresinde kasten yeni bir suç işlemesi nedeniyle hükmün açıklanmasına karar verilirken açıklanan hükümde, Anayasa"nın 141/3, 5271 sayılı CMK"nin 34. ve 230. maddeleri ile Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 05.05.2015 tarih ve 2014/145 Esas sayılı kararı gereğince mahkemenin gerekçeli kararında iddia, savunma, tanık beyanları ve diğer deliller somut olarak açıklanarak suçun öğeleri, kanıtlandığı kabul edilen olaylar denetime elverişli şekilde gösterilerek ve deliller tartışılarak mahkemenin ulaştığı sonuç sanık, katılan, Cumhuriyet savcısı ve diğer okuyan herkesi tatmin edici olması gerekirken, yazılı şekilde eksik ve yetersiz gerekçe ile karar verilerek 5271 sayılı CMK"nin 231/11. ve 232/6. maddelerine aykırı davranılması,
3) Sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasından sonra, sanığın denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlemesi nedeniyle 5271 sayılı CMK"nin 231/11. maddesi gereğince, açıklanması geri bırakılan önceki hükmün aynen açıklanması ile yetinilmesi gerekirken, yeniden değerlendirme sonucu açıklanması geri bırakılan hapis cezasının TCK"nin 50/1-a maddesi gereğince adli para cezasına çevrilmesi suretiyle CMK"nin 231/11. maddesine aykırı davranılması,
4) 28.06.2014 tarihinde Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’un 81. maddesi ile 5275 sayılı Kanun’un 106/3. maddesinde; “Hükümlü, tebliğ olunan ödeme emri üzerine belli süre içinde adli para cezasını ödemezse, Cumhuriyet savcısının kararı ile ödenmeyen kısma karşılık gelen gün miktarı hapis cezasına çevrilerek, hükümlünün iki saat çalışması karşılığı bir gün olmak üzere kamuya yararlı bir işte çalıştırılmasına karar verilir. Günlük çalışma süresi, en az iki saat ve en fazla sekiz saat olacak şekilde denetimli serbestlik müdürlüğünce belirlenir. Hükümlünün hakkında hazırlanan programa ve denetimli serbestlik görevlilerinin bu kapsamdaki uyarı ve önerilerine uymaması hâlinde, çalıştığı günler hapis cezasından mahsup edilerek kalan kısmın tamamı açık ceza infaz kurumunda yerine getirilir.” şeklindeki düzenlemeye aykırı olarak, sanık hakkındaki hükümde infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde verilen adli para cezasının ödememesi durumunda hapse çevrileceğine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, CMUK"un 326/son maddesi gereğince sanığın kazanılmış hakkının dikkate alınmasına, 19.12.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.