20. Ceza Dairesi Esas No: 2017/74 Karar No: 2017/3608 Karar Tarihi: 05.06.2017
Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2017/74 Esas 2017/3608 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme 2. Ağır Ceza Mahkemesi idi ve suç uyuşturucu madde ticareti yapma idi. Daha önceki bir hükümde direnmek suretiyle mahkûmiyet kararına varılmıştı ama bozma kararı sonrasında yapılan inceleme ve araştırmalar sonrasında yeniden karar verildi. İlk kararda yer almayan yeni gerekçelerle hüküm kurulması nedeniyle, şeklen direnme kararı verilmiş olsa da, özünde ilk karar niteliğinde olduğundan, direnme kararı bozmaya eylemli uyma olarak kabul edildi ve temyizen inceleme görevi Dairelerine ait olduğu kabul edildi. Sanıkların içerisinde bulundukları araçta kolluk görevlileri tarafından uyuşturucu madde bulundurma suçundan ayrı soruşturma yürütülen şahıslarla alışveriş yaptıkları tespit edildi. Yapılan incelemede, Yargıtay Ceza Genel Kurulu kararına uygun olarak kolluk görevlilerinin arama yetkisi doğrultusunda arama yaptığı ve kanuna uygun olarak tüm işlemlerin gerçekleştirildiği sonucuna varıldı. Temyiz itirazları reddedilerek hükümler onandı. Kararda, TCK'nın 53. maddesi ve Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarihli kararıyla ilgili bilgi verilerek infaz aşamasında gözetilmesi gerektiği vurgulandı. Kanun maddeleri olarak, Polis Vazife ve Selahiyet Kanunu'nun 4A maddesi ve Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği'nin 27. maddesi belirtildi.
20. Ceza Dairesi 2017/74 E. , 2017/3608 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : 2. Ağır Ceza Mahkemesi Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma Hükümler : Önceki hükümde direnmek suretiyle mahkûmiyet 2-Cumhuriyet savcısı (Sanıklar lehine olarak)
Dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Ceza Genel Kurulu"nun süreklilik kazanmış uygulamalarına göre şeklen direnme kararı verilmiş olsa dahi; bozma kararı doğrultusunda uygulama yapmak, bozmadan sonra yapılan inceleme, araştırma ve yeni kanıtlara dayanarak hüküm kurmak, bozma nedeni veya nedenlerini tartışmak, ilk kararda yer almayan daire denetiminden geçmemiş bulunan yeni ve değişik gerekçelerle hüküm kurmak, hükümde değişiklik yapmak suretiyle verilen direnme kararı özde direnme kararı olmayıp bozmaya eylemli uyma sonucu verilen yeni bir karar olduğu ve Mahkemece, Dairemizin 10/06/2015, 015/2015/37 esas ve 2015/1769 esas, 2016/15 karar sayılı bozma kararına karşı direnildiği belirtilmiş ise de; direnme kararında bozma nedenlerinin tartışılmış olması, ilk kararda yer almayan daire denetiminden geçmemiş bulunan yeni ve değişik gerekçelerle hüküm kurulması karşısında, karar, şeklen direnme gibi görünse de özde ilk karar niteliğinde olduğundan, direnme kararının bozmaya eylemli uyma olarak kabulü ile temyizen inceleme görevinin Dairemize ait olduğu kabul edilerek yapılan incelemede; Sanık ... müdafiinin temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğinin, yasal süre içinde olmaması nedeniyle 5320 sayılı Kanun"un 8/1, 1412 sayılı CMUK"nın 318 ve CMK"nın 299. maddeleri uyarınca reddine karar verilerek duruşmasız inceleme yapılmıştır. TCK"nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili olarak Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve E.2014/140; K.2015/85 sayılı kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Dosya kapsamına göre sanıkların içerisinde bulundukları araçta uyuşturucu madde satıldığı ihbarı üzerine olay yerine gidip fiziki takipte bulunan kolluk görevlilerinin sanık ... ile hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan ayrı soruşturma yürütülen ... arasındaki alışverişi görmeleri üzerinde olaya müdahale ettikleri, şahısların suçüstü hali olması nedeniyle yapılan kaba üst aramalarında ..."in pantolonunun sağ ön cebinde 1 fişek, sanık ..."in pantolonunun sol arka cebinde 2 fişek, kaçarken yakalanan sanık ..."in pantolonunun sağ ön cebinde ise 8 fişek eroin ele geçirildiği, olayın bu haliyle Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 18/10/2016 gün ve 2016/57 esas 2016/374 karar sayılı kararında belirtildiği üzere kolluk görevlilerinin Polis Vazife ve Selahiyet Kanunu"nun 4A maddesi ve kanuna uygun Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliğinin 27. maddeleri uyarınca herhangi bir karar veya izin almaksızın arama yapabilecekleri haller kapsamında kaldığı belirlenerek yapılan incelemede; Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipinin tartışılarak yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanıklar müdafileri ile Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile hükümlerin ONANMASINA, 05.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.