14. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/5917 Karar No: 2021/1963 Karar Tarihi: 22.03.2021
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2017/5917 Esas 2021/1963 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2017/5917 E. , 2021/1963 K.
"İçtihat Metni"
14. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 16.06.2015 gününde verilen dilekçe ile elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete çevrilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın usulden reddine dair verilen 22.10.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete çevrilmesine ilişkindir. Davacılar vekili, ...ili, ... ilçesi, ...129 ada 63 - 80, ...mevki 117 ada 86-82-37-30-28-24, Tozlu mevkii 103 ada 23-1 parsel sayılı taşınmazlarda davacılar ile davalının iştirak halinde malik bulunduklarını belirterek, iştirak halindeki mülkiyetin müşterek mülkiyete dönüştürülmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, davanın HMK’nın 114/1-c maddesi delaletiyle 115/2. madde ve fıkrası gereğince usulden reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacılar vekili temyiz etmiştir. Mahkemece her ne kadar 5831 sayılı Tapu Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 8. maddesi ile Kadastro Kanunu’na eklenen ek 3. maddesine göre elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesi işleminde tapu sicil müdürlüğünün görevlendirilmiş olduğundan söz edilerek davanın reddine karar verilmiş ise de, anılan yasa maddesi idari yoldan elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete çevrilmesine ilişkin olup maddenin ikinci fıkrasında da isteme karşı bir itiraz ileri sürülmediği ya da ortaklığın giderilmesi davası açılmadığı takdirde paylı mülkiyet olarak tescilin yapılabileceği düzenlenmiştir. Somut olayda, davacıların Medeni Kanun’un 644. maddesi gereğince elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete çevrilmesini istemelerinde bir usulsüzlük bulunmamaktadır. Bu durumda mahkemece davalıya Medeni Kanun’un 644. maddesi gereğince yöntemine uygun dava dilekçesi tebliğinin sağlanmasından sonra işin esasının incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz isteminin kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, 22.03.2021 gününde oy birliği ile karar verildi.