Hukuk Genel Kurulu Esas No: 2015/3128 Karar No: 2015/2919
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2015/3128 Esas 2015/2919 Karar Sayılı İlamı
Özet:
2013 yılında açılan bir itirazın iptali davası sonucunda Çeşme Sulh Hukuk Mahkemesi davanın reddine karar verdi. Davacı vekili tarafından yapılan itiraz üzerine Yargıtay 18. Hukuk Dairesi kararı bozdu ve yeniden yapılan yargılama sonucunda Çeşme Sulh Hukuk Mahkemesi bir kez daha reddetti. Ancak, Hukuk Genel Kurulu dosya üzerinde yaptığı inceleme sonucunda mahkeme kararının eksik olduğunu belirtti. Hüküm sonucu kısmında isteklerin her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiği belirtildi. Ayrıca, bozma kararı ile ilk hüküm hayatını yitirdiğinden, ona atıf yapılarak verilen kararın hukuki geçerliliği yoktur. Bu nedenle, mahkemece usulün öngördüğü niteliklere uygun kısa karar ve gerekçeli karar oluşturulması gerektiği belirtilmiştir. Kararda belirtilen kanun maddeleri ise Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 294. ve 297. maddeleridir.
Hukuk Genel Kurulu 2015/3128 E. , 2015/2919 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki " itirazın iptali " davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Çeşme Sulh Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 17.05.2015 gün ve 2009/274 E- 2013/238 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 18. Hukuk Dairesi"nin 31.03.2014 gün ve 2014/2113 E.- 2014/5781 K. sayılı ilamıyla bozulmuş, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulu"nca dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonrasında gereği görüşüldü: Mahkeme kararlarında nelerin yazılacağı 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 297. maddesinde belirtilmiştir. Hüküm sonucu kısmında gerekçeye ait her hangi bir söz tekrar edilmeksizin isteklerin her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir. 6100 sayılı HMK’nun 294. maddesinin 3 fıkrasında ise “Hükmün tefhimi herhalde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur” hükmüne yer verilmiştir. Ayrıca, bozma kararı ile ilk hüküm hayatiyetini yitirdiğinden ona atıf suretiyle hüküm tesisinin yukarıda açıklanan kurallara uygun düşmeyeceği de aşikardır. Nitekim Yargıtay"ın yerleşmiş görüşü de bu yöndedir (Hukuk Genel Kurulu"nun 19.6.1991 gün 323-391 sayılı; 10.09.1991 gün 281-415 sayılı; 25.9.1991 gün 355-440 sayılı; 05.12.2007 gün 981-936 sayılı; 23.01.2008 gün 29-4 sayılı; 05.10.2011 gün 607-604 kararları). Somut olaya gelince; mahkemece aslolan kısa kararda yukarıda açıklanan mevzuata uygun hüküm fıkrası oluşturulmamış sadece “direnilmesine” denilmekle yetinilmiş, dosya kapsamı dikkate alınarak taraflara yüklenen borç ve tanınan hakkın sıra numarası altında belirtildiği açık, infazda şüphe ve tereddüt uyandırmayacak biçimde, usulün aradığı niteliklere haiz kısa karar kurulmamıştır. . Bu durumda, yukarıda açıklanan ilkeler çerçevesinde usulün öngördüğü anlamda oluşturulmuş bir hüküm bulunmadığı gibi, direnme kararlarını denetleyen Hukuk Genel Kurulu tarafından incelenebilecek nitelikte teknik anlamda bir direnme hükmü de bulunmadığı her türlü duraksamadan uzaktır. Şu durumda mahkemece yapılacak iş; dosya kapsamı dikkate alınarak taraflara yüklenen borç ve tanınan hakkın sıra numarası altında belirtildiği açık, infazda şüphe ve tereddüt uyandırmayacak biçimde, usulün aradığı niteliklere haiz kısa karar ve buna uygun gerekçeli karar oluşturulmasıdır. Mahkemenin, yukarıda ayrıntılarıyla açıklanan biçimde usulün öngördüğü niteliklere haiz bulunmayan kısa kararı ve gerekçeli kararın hüküm kısmı usul ve yasaya uygun değildir. Direnme kararının bu nedenle bozulması gerekmiştir. S O N U Ç : Direnme kararının yukarıda gösterilen nedenden dolayı BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, istek halinde temyiz peşin
harcın yatırana geri verilmesine, 09.12.2015 gününde, oybirliği ile karar verildi.