Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/11999
Karar No: 2016/2430
Karar Tarihi: 16.02.2016

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/11999 Esas 2016/2430 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, davalının bedelsiz bir senedi takibe koyarak ceza mahkemesinde mahkumiyet aldığını ve borçlu olmadığının tespit edilmesini talep etmiştir. Mahkeme, takibe konu olan bonolarda davacının keşideci, davalının lehtar olduğunu ve yapılan ödeme ve ibraname dikkate alındığında davacının borcundan kurtulduğu ve senetlerin bedelsiz kaldığı sonucuna vararak davacının iddiasını ispat ettiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar vermiştir. Ancak, hükmün bozulması gerektiği kararına varılmıştır çünkü ibraname başlıklı belgenin her zaman düzenlenebilir olduğu, böyle bir belgenin varlığı bono asıllarının da davalı lehtarda bulunması göz önüne alındığında davacının borcunu ödemiş olmadığı sonucuna varılamayacağı ifade edilmiştir.
Kanun Maddeleri: Türk Borçlar Kanunu, Türk Ticaret Kanunu.
19. Hukuk Dairesi         2015/11999 E.  ,  2016/2430 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı asil tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı, davalının aleyhine icra takibi yaptığını, takip dayanağı senetlerin daha önce dava dışı ... tarafından icra takibine konulduğunu ve bedelinin adı geçene ödendiğini, davalının bedelsiz senedi takibe koyduğundan ceza mahkemesi tarafından mahkumiyetine karar verildiğini iddia ederek, borçlu olmadığının tespitine ve tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı, davacının daha önce aleyhine açtığı menfi tespit davasının reddine karar verilip, temyiz incelenmesi sonucu kararın kesinleştiğini, ...’ın verdiği borç ödendiğine ilişkin belgenin borcun ödendiğini göstermeyeceğini, senetlerin bedelinin tahsil edilmediğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre, takibe konu bonolarda davacının keşideci, davalının lehtar, ...’un ciranta ve ...’ın ise yetkili hamil olup, hamilin Simav İcra Müdürlüğü"nün 2005/1189 sayılı dosyası ile taraflar aleyhine icra takibine giriştiği, söz konusu dosyanın 20.06.2008 tarihinde işlemden kaldırılmasına karar verildiği, davalının ... İcra Müdürlüğü"nün 2011/940 sayılı dosyaya dayanak yaptığı bonoların işlemden kaldırılan icra dosyasına konu bonolarla aynı olduğu, davacının sunduğu ibra başlıklı belgede ... tarafından senet bedelinin haricen davalıdan tahsil edildiğinin ve hiçbir alacağın kalmadığının belirtildiği, yani her iki icra takibine konu edilen iki adet bono ile ilgili yetkili hamilin keşideci olan davacı borçluyu ibra ettiği, yapılan ödeme ve ibraname dikkate alındığında davacının borcundan kurtulduğu, senetlerin bedelsiz kaldığı, söz konusu bonolarla ilgili olarak davalı hakkında bedelsiz senedi kullanmak suçundan cezalandırılmasına ilişkin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilip, kararın 18.03.2014 tarihinde kesinleştiği, böylece davacının iddiasını ispat ettiği, davalının icra takibi yapmakta haksız ve kötüniyetli olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı asil tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece dava dışı ...’ın isminin bulunduğu ibraname başlıklı belge dikkate alınarak davacının borcunu ödemiş olması nedeniyle davaya konu bonolardan dolayı davalıya borçlu bulunmadığının tespitine karar verilmiş ise de, söz konusu ibraname başlıklı belge, her zaman düzenlenmesi mümkün bir belge olup, bono asıllarının da davalı lehtarda bulunması göz önüne alındığında davacının borcu ödediği kanaatine varılamaz. Ancak ... İcra Müdürlüğü"nün 2005/1189 sayılı icra takip dosyasında, davacı tarafından dava dışı bono hamiline ödeme geçerli bir ödeme olarak kabul edilerek, yapılan bu ödeme miktarları yönünden takip konusu senetten ödeme miktarı kadar borçlu olmadığının kabulü gerekirken yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmayıp, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 16/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi