10. Ceza Dairesi Esas No: 2017/2867 Karar No: 2019/3879
Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2017/2867 Esas 2019/3879 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın kullanmak için uyuşturucu madde bulundurduğu suçundan tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyulmaması üzerine mahkum edildiğini belirtti. Adli sicil kayıtları ve UYAP üzerinden yapılan araştırmada, sanığın bu suç tarihinden önce aynı suçtan dolayı açılmış başka bir dava nedeniyle tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri almadığı anlaşıldı. Bu nedenle, sanık hakkında ilk olarak doğrudan tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulandıktan sonra yükümlülüklerini ihlal eden sanık hakkında yargılamaya devam edilerek hüküm kurulmuş olduğu belirtildi. Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmaların tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı ve eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı ifade edildi. Sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddedildiği ve hükmün onandığı belirtildi. Kanun maddeleri olarak, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 6545 sayılı Yasanın 81. maddesi ile değişik 106. maddesi, TCK'nın 191. maddesinin 5. fıkrası, 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile değiştirilen TCK'nın 191. maddesinin 5. fıkrası ve 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. maddenin 3. fıkrası gösterildi.
10. Ceza Dairesi 2017/2867 E. , 2019/3879 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma Hüküm : Tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyulmaması üzerine mahkûmiyet
Dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 6545 sayılı Yasanın 81. maddesi ile değişik 106. maddesinin 1. fıkrası uyarınca tebliğ olunan ödeme emri üzerine belli süre içinde adli para cezasının ödenmemesi halinde Cumhuriyet savcısının kararı ile ödenmeyen kısma karşılık gelen gün miktarının hapse çevrileceği ve iki saat çalışma karşılığı bir gün olmak üzere kamuya yararlı bir işte çalıştırılmaya karar verileceğinin belirtilmesi karşısında, ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin sanığa ihtarında bir isabetsizlik bulunmadığından, tebliğnamedeki bu hususa ilişkin bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir. Adli sicil kayıtları ve UYAP üzerinden yapılan araştırmada, sanık hakkında, bu suç tarihinden önce, aynı suçtan dolayı açılmış başka bir dava nedeniyle verilip kesinleşmiş herhangi bir tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin bulunmadığı anlaşıldığından, hükümden önce 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasının sanık lehine uygulanma şartlarının bulunmaması nedeniyle, bu suçtan dolayı ilk olarak doğrudan tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulandıktan sonra, yükümlülüklerini ihlal eden sanık hakkında yargılamaya devam olunarak hüküm kurulmuş olması, 6545 sayılı Kanunun 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. maddenin 3. fıkrasına uygun olduğundan, bu husus dikkate alınarak yapılan incelemede; Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 13/06/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.