23. Hukuk Dairesi 2015/6903 E. , 2017/2060 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davalının davacı kooperatifin üyesi olduğunu, davalının birikmiş borçlarının kooperatif yönetimi tarafından pek çok kez sözlü olarak talep edilmesine rağmen ödenmediğini, bu sebeple ... 1. İcra Müdürlüğü"nün 2010/ 14425 Esas sayılı dosyasında icra takibi yapıldığını, takibe davalı tarafından itiraz edildiğini, bu itiraz üzerine takibin durduğunu, davacının itirazına dayanak yapmış olduğu senetlerin ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2010/ 244 Esas sayılı dosyasında dava sebebi yaptığını ancak açmış olduğu bu davanın reddedildiğini, talep edilen faizin kooperatif genel kurul kararları ile kararlaştırılan aylık %2,5 oranı üzerinden hesaplandığını belirterek itirazın iptali ile %40 oranında icra inkâr tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre; davalının davacı kooperatife 29.474,22 TL asıl alacak ve 1.899,99 TL işlemiş gecikme faizi borcu olduğu, davacı tarafından, icra takibinde toplam (29.626,79TL+974,11 TL +4.650,36TL) 35.251,26 TL asıl alacak ve toplam (102,27 TL+3,36TL) 105,63 TL işlemiş faiz talep edildiği, bilirkişi incelemesi sonucu tespit edilen asıl alacak miktarı icra takibindeki talebin altında bulunduğundan, 29.474,22 TL asıl alacağa hükmedildiği, işlemiş faiz 1.899,99 TL hesap edilmiş ise de, icra takibindeki talep 105,63 TL olup daha düşük olduğundan taleple bağlılık gereği bu miktara hükmedildiği, davacı tarafından icra-inkâr tazminatı talep edildiğinden dava tarihinde yürürlükteki %40 oranı üzerinden davacı lehine icra-inkâr tazminatına hükmedildiği anlaşılmıştır.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiş, davacı vekili de katılma yolu ile temyiz isteminde bulunmuştur.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin katılma yolu ile temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-a)Davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine,
b)Aşağıda belirtilen kısımla sınırlı temyiz itirazının kabulü ile, hüküm fıkrasının 1. bendinde "aylık %2,5 gecikme faizi birlikte" iptaline karar verilmiş ise de hangi faiz oranı üzerinden devam edeceğine ilişkin kararda boşluk bırakılarak infazda tereddüt yaratıldığından 6098 sayılı TBK 120 maddesindeki sınırlamaya uygun olarak asıl alacak üzerinden yasal faizin katı olan %18 yasal faiz yürütülmek suretiyle devamına karar verilmesi ve hükmün belirtilen yönden bozulması gerekmekte ise de HUMK 438/7 uyarınca bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin katılma yolu ile temyiz itirazlarının reddine, (2a)"da belirtilen nedenlerle, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2b) numaralı bentte açıklanan nedenle, davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın (HÜKÜM) fıkrasının 1. bendinde “Aylık %2,5 gecikme faizi ile birlikte” ibaresinin çıkartılarak iptaline kelimesinden sonra gelmek üzere “Asıl alacağa yıllık %18 faiz yürütülmek üzere takibin devamına” ibaresinin eklenmesine, hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davalıdan peşin alınan harcın istek halinde iadesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12.07.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.