14. Hukuk Dairesi 2020/2485 E. , 2021/1960 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki komşuluk hukukundan kaynaklanan tazminat davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 17.12.2019 gün ve 2019/1952 Esas - 2019/8763 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı vekili ve daval ı... Yapı San. ve Turizm Yatırımları A.Ş. vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Asıl davada davacı vekili, 3 ada 8 parselde bulunan davacıya ait binada, komşu 3 ada 29 parsel sayılı taşınmaz üzerine yapılan 52.000 seyirci kapasiteli stadyum ve 4.500 araçlık otopark inşaatından kaynaklanan zarar nedeniyle 10.000,00TL ve oluşturulan tehlike karşısında taşınmazın kullanılamaması nedeniyle doğan ve mahrum kalınan gelire mahsuben 10.000,00TL olmak üzere toplam 20.000,00TL tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili isteminde bulunmuştur.
Davalı ... İnşaat San. ve Tic. A.Ş. vekili, davalı şirketin münferiden davalı gösterilmesinin doğru olmadığını, ... Ortak Girişimi’nin stadyum işini aldığını, bu girişimin ayrı bir unvanı ve vergi kaydının olduğunu, davanın husumetten reddedilmesi gerektiğini, işin esasına gelince de Şişli 6. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/21 Değişik İş sayılı tespit dosyasında da görüleceği üzere davacının taşınmazının bulunduğu konum itibariyle stadyum yapılmadan önce de doğal su ve toprak şevlerine maruz kaldığını, stadyumun yapılmasıyla bu durumun meydana gelmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... Yapı San. ve Turizm Yatırımları A.Ş. vekili, ...Ortak Girişimi‘nin ihaleyi TOKİ’den aldığını, TOKİ’nin düzenli aralıklarla inşaatı denetlediğini, Şişli 6. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/21 Değişik İş sayılı tespit dosyasında gerekli önlemleri aldıklarının tespit edildiğini, davacının arazisine akan toprak, çamur, düşen taşların sorumluluğunun stadyum inşaatına yüklenmesinin mümkün olmadığını, dere yatağında bulunan davacının taşınmazıyla inşaatın yapıldığı taşınmaz arasında yaklaşık 50 metrelik kot farkının bulunduğunu, davacının arazisinin doğal ve jeolojik yapısı nedeniyle her zaman risk altında olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı TOKİ vekili cevap dilekçesinde, davada taraf sıfatlarının bulunmadığını, stadyum ihalesinin diğer davalılara 28.09.2009 tarihinde yapıldığını, yer tesliminin de 05.10.2009 tarihinde gerçekleştirildiğini, inşaatın anahtar teslim götürü bedelle ihale edildiğini, sözleşmeye göre bu tür durumların yüklenicinin sorumluluğu altında olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Birleştirilen (Kapatılan) 42. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2012/107 Esas sayılı dosyasında davacı vekili, aynı inşaat nedeniyle açılan su kaynaklarının boşa akıtıldığını, açığa çıkarılan suların toprak, kum ve taşları sürükleyerek davacının binasına girdiğini, binanın ve elektrik sisteminin zarar gördüğünü, bina duvarlarının çöktüğünü, komşu parselde inşaat yapılırken gereği gibi önlem alınmaması nedeniyle davacıya ait binada meydana gelen zararları giderme bedeli ile bir daha zarar görmemek için alınan tedbirler dolayısıyla yapılan masrafların bedeli olan 575.000,00TL ve binanın 18.01.2011 ile 28.09.2011 tarihleri arası 8 ay 10 gün kullanılmamasından doğan kira kaybı bedeli 650.000,00TL toplamı 1.225.000,00TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili talebinde bulunmuştur.
Birleştirilen davada davalı TOKİ vekili, İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2011/306 Esas sayılı dosyanın derdest olduğunu, davanın konusu, sebebi ve taraflarının aynı olması sebebiyle derdestlik itirazında bulunduklarını, davada taraf sıfatlarının bulunmadığını, inşaatın anahtar teslim götürü bedelle ihale edildiğini, sözleşmeye göre bu tür durumların yüklenicinin sorumluluğu altında olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Diğer davalılar vekili ise, davalı olarak gösterilen adi ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığını, bu sebeple adi ortaklık aleyhine açılan davanın dava şartı yokluğundan reddedilmesi gerektiğini, diğer davalılar yönünden ise İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2011/306 Esas sayılı dosyadaki davanın konusu, sebebi ve taraflarının aynı olması sebebiyle derdestlik itirazında bulunduklarını, gerekli tüm önlemlerin alınması sebebiyle davacının zararı varsa davalıların bir kusurunun bulunmadığını, davanın zamanaşımı yönünden de reddedilmesi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, ilk olarak asıl davanın kabulüne; birleştirilen davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın, davalı TOKİ vekili, davalılar...Yapı San. ve Tur. Yat. A.Ş. ile Uzunlar İnş. San. Tic. A.Ş. vekilleri ve davacı vekilinin temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 02.12.2014 tarihli, 2014/7468 Esas - 13735 Karar sayılı ilamıyla hükmün bozulmasına karar verilmiş; bozma ilamına karşı, davalı TOKİ vekili ve davacı vekilinin karar düzeltme talepleri ise Dairemizin 08.10.2015 tarihli, 2015/7648 Esas - 8697 Karar sayılı ilamıyla reddedilmiştir.
İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesince 2014/846 Esas sayılı dosyasının 08.09.2016 tarihinde eldeki dosyayla birleştirmesine karar verilmiş; bu davada ise davacı vekili, gelir kaybı bedellerinden asıl dosyadaki bakiye 436.880,00TL ile birleştirilen dosyadaki 15.000,00TL olmak üzere toplam 451.880,00TL’nin, ayrıca dava dışı firmanın davacının taşınmazını tahliye ettiği 17.05.2009 tarihinden İstanbul 8 Asliye Ticaret Mahkemesinin 2011/306 Esas sayılı dosya altında mahrum kalınan kira geliri talebinin başlangıç tarihi olan 01.08.2010 tarihine kadar geçen 14 ay 14 günlük süredeki aylık 79.800,00TL"den toplam 1.154.440,00TL mahrum kalınan kira gelirinin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, asıl davanın kabulü ile taşınmazda meydana gelen zarar nedeniyle 10.000,00TL ve taşınmazın kullanılamamasından dolayı 5 ay 18 günlük kira bedeli kaybından kaynaklanan 10.000,00TL olmak üzere toplam 20.000,00TL bedelin 18.01.2011 dava tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanun uyarınca değişebilir oranlarda işleyecek avans faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacıya verilmesine; birleştirilen İstanbul (Kapatılan) 42. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2012/107 Esas sayılı dosyası yönünden, davanın kısmen kabulü ile hükmolunan 10.000,00TL taşınmaz hasar bedelinin mahsubu sonucu 529.285,70TL zarar bedeli ile 8 ay 10 günlük kira bedeli kaybından kaynaklanan 650.000,00TL olmak üzere toplam 1.179.285,70TL"nin 27.04.2012 dava tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanun uyarınca değişebilir oranlarda işleyecek avans faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin isteminin reddine; birleştirilen İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/846 Esas sayılı dosyası yönünden, davanın kabulü ile 5 ay 18 günlük kira tazminatından kalan 436.880,00TL ile 8 ay 10 günlük kira tazminatından kalan 15.000,00TL olmak üzere toplam 451.880,00TL ve 14 ay 14 günlük kira bedeli kaybından kaynaklanan 1.154.440,00TL olmak üzere toplam 1.606.320,00TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek değişebilir oranlarda avans faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Hükmün, davalı TOKİ vekili ve davalı...Yapı San. ve Tur. Yat. A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 17.12.2019 tarihli ve 2019/1952 Esas - 8763 Karar sayılı ilamı ile özetle; davalıların sair temyiz itirazlarının reddine; davacı vekilinin dava dilekçesinde, dava konusu yerin açıkça 01.08.2010 tarihinden itibaren hiç kullanılamadığını beyan ettiği, bu sebeple mahkemece, 01.08.2010 tarihi itibariyle taşınmazın tekrar kiraya verilebileceği makul sürenin tespiti ile davacı tarafın bu süre içerisindeki kira kaybının hesaplanması amacıyla bilirkişilerden ek rapor alınması ve belirlenecek bu bedelin davalılardan tazminine karar verilmesi gerekirken, kararda gösterilen sürelerle kira tazminatına hükmedilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Bozma ilamına karşı, davacı vekili ve davalı...Yapı San. ve Tur. Yat. A.Ş. vekili tarafından karar düzeltme talebinde bulunulmuştur.
1-Her ne kadar, bir önceki bozma ilamında, davacı tarafça dava konusu yerin 01.08.2010 tarihinden itibaren hiç kullanmadığının beyan edildiği belirtilerek anılan tarih itibariyle taşınmazın tekrar kiraya verilebileceği makul sürenin tespiti ile davacı tarafın bu süre içerisindeki kira kaybının hesaplanması için bilirkişilerden ek rapor alınması ve belirlenecek bu bedelin tazminine karar verilmesi gereğine değinilerek hükmün bozulmasına karar verilmiş ise de davacı tarafından, dava dışı kiracı Krea İçerik Hizmetleri ve Prodüksiyon A.Ş. (Digitürk) aleyhine kira sözleşmesinin erken feshi sebebine dayalı olarak sözleşme süresi sonuna kadar işleyecek kira bedelinin tahsili istemiyle 15.05.2009 tarihinde açılan davanın, İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2013/97 Esas, 138 Karar sayılı ilamı ile davaya konu bina ve tesislerin kullanılamaz durumda olduğu ve davalı kiracının sözleşmeyi feshinin haklı sebebe dayandığı gerekçesiyle reddine karar verildiğinden ve davacıya ait taşınmazın, davalılarca yapılan inşaat nedeniyle 17/05/2009, 24/06/2009, 24/06/2010, 08/12/2010 ve son olarak 31/05/2011 tarihlerinde zarar gördüğü dosya kapsamı itibariyle sabit olup yoksun kalınan kira bedeline ilişkin son talep tarihinin 28.09.2011 olduğu dikkate alındığında, aradaki sürenin de makul kabul edilmesi gerektiğinden mahkemece, davanın kabulüne dair verilen hükmün onanması gerekirken, maddi hataya dayalı olarak bozulmasına karar verildiği bu kez yapılan incelemede anlaşıldığından, davacı vekilinin karar düzeltme itirazlarının kabulü ile Dairemizin 17.12.2019 tarihli 2019/1952 Esas - 8763 Karar sayılı bozma ilamının kaldırılmasına,
2-Davalı TOKİ vekili ve davalı...Yapı San. ve Tur. Yat. A.Ş. vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Mahkemece, Dairemizin 02.12.2014 tarihli ve 2014/7468 Esas - 13735 Karar sayılı bozma ilamı doğrultusunda araştırma ve inceleme yapılarak verilmiş olan karar usul ve yasaya uygun bulunduğundan, davalılar vekillerinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) No"lu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 17.12.2019 tarihli ve 2019/1952 Esas - 2019/8763 Karar sayılı bozma ilamının KALDIRILMASINA; (2) No"lu bentte açıklanan nedenlerle davalılar TOKİ ve...Yapı San. ve Tur. Yat. A.Ş. vekillerinin temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, 191.650,93TL onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harçların bundan mahsubuna, davacıdan alınan red karar harcının ilgiliye iadesine, 18.03.2021 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY
Mahkemece verilen karar, Dairemizce yasal ve hukuki dayanakları gösterilmek suretiyle bozulmuş olup, karar düzeltme istemi HUMK’nun 440. maddesindeki nedenlerden hiçbirisine dayanmamaktadır. Bu nedenle yerinde olmayan istemin reddi gerektiğinden sayın çoğunluğun kararına katılamıyoruz.