20. Ceza Dairesi 2016/1572 E. , 2017/3572 K.
"İçtihat Metni"Mahkeme : 13. Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin "04/01/2008-12/01/2008-23/01/2008 -24/01/2008
" yerine "24/01/2008 ve öncesi" olarak yazılması, mahallinde düzeltilebilir yazım hatası olarak kabul edilmiştir.
A-Sanık ... hakkında verilen mahkûmiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
27/03/2012 tarihinde sanık ... müdafiine tebliğ edilen hükmün, 1412 sayılı CMUK"nun 310/1 maddesinde öngörülen bir haftalık süreden sonra sanık tarafından 19/04/2012, sanık müdafii tarafından ise 15/06/2012 tarihinde temyiz edildiği anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. ve CMUK"nın 317. maddesi uyarınca sanık ve müdafiinin temyiz isteğinin REDDİNE,
B- Sanıklar ..., ... ve ... hakkında verilen 18/06/2012 tarihli temyiz isteminin reddi kararının incelenmesinde;
Sanıklar müdafiine usulune uygun olarak 26/03/2012 tarihinde tebliğ edilen 24.11.2011 tarihli hükmün, 18/06/2012 tarihinde 1412 sayılı CMUK"nın 310/1. maddesinde öngörülen bir haftalık yasal süre geçtikten sonra temyiz edilmesi nedeniyle, Mahkemenin 18/06/2012 tarihli temyiz isteminin reddine ilişkin ek kararı yasaya uygun olduğundan, sanıklar müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, red kararının ONANMASINA,
C- Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkındaki mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde;
TCK"nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili olarak Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve E.2014/140; K.2015/85 sayılı kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
... ile aynı araçta bulunan ... üzerinden ele geçirilen uyuşturucu maddenin kokain olduğunun anlaşılması karşısında sanık ... hakkında TCK 188/4. maddesinin uygulanmaması karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemine uyan suç tipi ile eleştiri dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanıklar ve müdafilerinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA,
D- Sanıklar ..., ... ve ... hakkındaki mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde;
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eylemlere uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilenler dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile, 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanıkların durumlarının yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
2-Sanığa verilen cezanın, ele geçirilen maddenin kokain olması nedeniyle artırılması sırasında TCK"nın 188/4 maddesinin yazılmaması suretiyle CMK"nın 232/6. maddesine aykırılıkta bulunulması,
Kanuna aykırı, sanıklar ve müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan CMK"nın 321. maddesi gereğince hükümlerin BOZULMASINA; ancak bu aykırılıkların yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan;
1-TCK"nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümün hüküm fıkrasından çıkarılması ve yerine "sanıklar hakkında, Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli iptal kararından sonra oluşan duruma göre, TCK"nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına" ibaresinin yazılması,
2-Hüküm fıkrasının, sanıklara verilen cezanın kokain olması nedeniyle artırılmasına ilişkin bölümünde "kokain olduğundan" ibaresinden sonra gelmek üzere "TCK"nın 188/4. maddesi gereğince" ibaresinin eklenmesi suretiyle, hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
E- Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkındaki mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde;
Baro tarafından sanık ..."e atanan müdafinin sanığın kendisini vekaletname ile atanan müdafii ile temsil ettirmesi nedeni ile görevinin sona erdiğinin 14/08/2008 tarihinde bildirilmesine rağmen ... açısından sanığın yokluğunda verilen kararın görevi sona eren müdafiiye tebliğinin usulsuz olduğu ve sanığın temyizinin süresinde olduğu anlaşılmakla tebliğnamedeki sanık ..."in temyiz isteminin reddine karar verilmesi yönündeki görüşe işştirak edilmemiştir.
Kendilerinde herhangi bir uyuşturucu ya da uyarıcı madde ele geçmeyen sanıkların savunmasının aksine, diğer sanıklarda ele geçirilen uyuşturucu maddelerle ilgileri bulunduğuna veya diğer sanıkların suçlarına iştirak ettiklerine ilişkin, değişik ve farklı anlamlara gelebilecek soyut telefon görüşmeleri ile bir kısım tanıkların, “sanıklardan uyuşturucu madde satın aldıklarına” ilişkin soyut beyanları dışında, kuşku sınırlarını aşan yeterli delil bulunmadığı gözetilmeden, sanıkların beraatleri yerine mahkûmiyetlerine karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık ... ile diğer sanıklar ve müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükümlerin BOZULMASINA,
F- Sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında verilen mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde:
Hükümden sonra UYAP sistemi üzerinden MERNİS"ten alınarak dosyasına konulan nüfus kayıt örneğinde; sanık ..."ın 19/06/2016, sanık ..."nın 06/12/2015, sanık ..."ın 24/03/2013, ..."ın 06/09/2016 tarihlerinde öldüklerinin belirtilmesi karşısında, sanıkların ölüp ölmediklerinin Mahkemece araştırılarak, ölmüş olduklarının tespiti halinde haklarındaki kamu davalarının 5237 sayılı TCK’nın 64/1. maddesi uyarınca düşmesine karar verilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ve müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin hükümlerin BOZULMASINA,
01/06/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.