14. Hukuk Dairesi 2017/5129 E. , 2021/1959 K.
"İçtihat Metni" 14. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 04.11.2014 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 12.04.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.
Davacılar vekili, tarafların müştereken ve iştirak halinde malik olduğu 13 adet taşınmazdaki ortaklığın satış yoluyla giderilmesini talep etmiştir.
Davalılar ..., ... (Şuayip oğlu) ve ... duruşmadaki beyanlarında, davaya bir diyeceklerinin olmadığını bildirmiş; diğer davalılar, davaya cevap vermemişlerdir.
Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu 13 adet taşınmaz üzerindeki ortaklığın, aynen taksim mümkün olmadığından, satış yoluyla giderilmesine karar verilmiştir.
Hükmü, davalı ... (Ekrem oğlu) temyiz etmiştir.
1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya kapsamına göre davalının, dava konusu 89, 407, 1428, 2158, 2633, 2666, 2887, 3943, 4796, 4799, 4996 ve 5263 parsel sayılı taşınmazlara yönelik temyiz itirazları yerinde görülmemiş, bu nedenle reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava konusu 1427 parsel sayılı taşınmaza yönelik temyiz itirazlarına gelince;
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır.
Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. HMK"nın 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir.
Somut olaya gelince, dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarının incelenmesinde; 1427 parsel sayılı taşınmazda 9/160 payın 09.08.2002 tarihli satış edinme sebebine dayalı olarak (Abdülali kızı) ... adına kayıtlı olduğu, ancak anılan kayıt malikinin davada taraf olarak yer almadığı anlaşılmıştır.
Bu durumda mahkemece, 1427 parsel sayılı taşınmazın kayıt maliklerinden ..."ın, ölmüş ise temin edilecek mirasçılık belgesine göre yasal mirasçılarının davaya katılımı sağlandıktan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, taraf teşkili sağlanmaksızın, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu nedenle anılan taşınmaz yönünden hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı ..."ın dava konusu 89, 407, 1428, 2158, 2633, 2666, 2887, 3943, 4796, 4799, 4996 ve 5263 parsel sayılı taşınmazlara yönelik temyiz itirazlarının reddi ile bu taşınmazlar yönünden hükmün ONANMASINA, taşınmaz malın satış bedelinden payına düşecek paranın %011,38 oranında hesaplanacak onama harcından peşin alınan 29,20TL’nin mahsubu ile bakiyesinin temyiz edene yükletilmesine; (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalının dava konusu 1427 parsel sayılı taşınmaza yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile bu taşınmaz yönünden hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, 18.03.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.