8. Hukuk Dairesi 2014/20964 E. , 2015/7817 K.
"İçtihat Metni"Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Katkı payı alacağı
.... ile .... aralarındaki katkı payı alacağı davasının kabulüne dair Anadolu .... Aile Mahkemesi"nden verilen 16.04.2014 gün ve 177/333 sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay"ca incelenmesi davalı vekili duruşmasız olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 07.04.2015 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davalı..... bizzat ve vekili Avukat ... ve karşı taraftan davacı vekili Avukat ... geldiler. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı vekili dava ve ıslah dilekçesinde, tarafların 1996 yılında evlendiklerini, evlilik birliği içerisinde sahip olunan taşınmaz üzerinde 1/2 oranında tasfiye alacağı bulunduğunu bildirmiş, 23.11.2011 tarihli oturumda ise; ortak hesaptan çekilen 85.500 TL taşınmazın alınmasında kullanıldığını açıklayarak bilirkişi tarafından belirlenen 461.370 TL.tasfiye alacağının davalıdan alınmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak davanın kabulüne, karar verilmesi üzerine; hüküm davacı vekili ile davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar, 06.07.1996 tarihinde evlenmişler, 04.04.2008 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün 27.03.2009 tarihinde kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Eşler arasında başka mal rejimi seçilmediğinden 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrığı (TKM.nin 170. m), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar (TMK.nun 225/2. m) yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (TMK.nun 202.m). Dava konusu 81 ada 7 parsel 06.12.1999 tarihinde 3.kişiden satış yoluyla devralınarak davalı adına tescil edilmiş, 10.12.2002 tarihinde 4/5 payını annesi .... "e satış yoluyla devretmiş 06.02.2006 tarihinde ise dava dışı .....".ne devredilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamalar ile bozma ilamı içeriğine göre dava; 743 sayılı TKM.nin 170.maddesi uyarınca katkı payı alacağı isteğine ilişkindir.
1- Dosya kapsamına, dava evrakı ile yargılama tutanakları içeriğine, mahkemece deliller takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik olmadığına göre, davalı vekili ile davalı vekilinin aşağıda gösterilen nedenler dışındaki sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Davacı ve davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince; mahkemece, bozma ilamını uyularak karar verilmiş ise de bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Bozma ilamında özetle; mahkemece, müşterek hesaptaki paranın yarısı olan 43.250,00 TL"nin taşınmazın edinildiği tarihteki değeri olan 121.000,00 TL"na oranı ile taşınmazın dava tarihindeki değerinin çarpımı sonucu belirlenecek miktarda katkı payı alacağı olarak karar vermek gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru olmadığına işaret edilerek bozma sevk edilmiştir. Mahkemece davacının talebini sınırlandırdığı açıklanarak yazılı şekilde 461.370 TL alacağa hükmedilmiş ise de yapılan hesaplama, bozma ilamında yazılı açıklamalara uygun düşmemektedir. Tarafların .... ortak hesabındaki 86.500 TL.nın çekilerek, 1999 yılında satın alınan taşınmazda kullanıldığı ve müşterek hesaptan çekilen paranın yarısı olan 43.250.TL"nın davacıya ait olduğu hususunda duraksama bulunmamaktadır.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden taşınmazın satın alındığı tarihteki değerinin 121.000 TL. olduğu anlaşılmaktadır. O halde; bozma ilamı uyarınca, davacının kişisel katkısının taşınmazın edinme değerine oranlanması, bu oranın taşınmazın dava tarihindeki değeri ile çarpılarak davacının katkı payı alacağının saptanması gerekirken, taleple bağlı olmak üzere yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Bundan ayrı; mahkemece, dava ve düzeltme dilekçesinde gösterilen 54.563. TL alacağa karar tarihinden geçerli olmak üzere faiz yürütülmüştür. Dava ,743 sayılı TKM.nin 170. maddesi uyarınca katkı payı alacağı niteliğinde olduğuna göre, faizin dava tarihinden geçerli olarak belirlenmesi gerekirken , hatalı nitelendirme ile TMK.nun 239/son maddesi uyarınca karar tarihinden geçerli olmak üzere faiz yürütülmesi isabetli olmamıştır.
SONUÇ: Temyiz olunan karara yönelik sair temyiz itirazlarının (1.) bentteki nedenlerle reddiyle hükmün bu bölümünün ONANMASINA, (2) sayılı bentte açıklanan nedenle 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesi yollaması ile HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma gerekçesi dikkate alınarak taraflar lehine Avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, taraflarca HUMK"nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK"nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 7.880,00 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalı ve davacıya ayrı ayrı iadesine 07.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.