23. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/9051 Karar No: 2017/2039 Karar Tarihi: 06.07.2017
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/9051 Esas 2017/2039 Karar Sayılı İlamı
23. Hukuk Dairesi 2015/9051 E. , 2017/2039 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinin tespiti davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davalı ..."ın davalı kooperatifi üyesi iken, üyelik haklarını müvekkiline bedel karşılığı devrettiğini, ancak kayıtlarda üzerinde davalının kooperatifin 108 no"lu üyesi olarak görünmekte olduğunu, kooperatif aidatlarının tamamının müvekkili tarafından ödendiğini, zilyetliğin müvekkilinde olduğunu, bu nedenle müvekkilinin kooperatifin üyesi olduğunun tespitine, müvekkilinin üyeliği tespit dilemez ise bu durumda devir sözleşmesi karşılığı müvekkilinin ödediği bedelin güncel değerinin 11.11.1999 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ayrıca davalının sözleşmeye aykırı hareket etmesi nedeniyle 20.000,00 TL cezai şartın ihtarname tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili taraflar arasında imzalanan sözleşmenin ve cezai şartın geçersiz olduğundan davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında yapılan sözleşmenin satış vaadi sözleşmesi olduğu, henüz davalı Şürkü çağlar"ın iktisap ettiği bir tapu kaydı olmadığı bu nedenle sözleşmenin ifa şartının gerçekleşmediği gerekçesiyle üyelikle ilgili talebin reddine, bilirkişi tarafından hesaplanan davacının davalı adına yatırdığı aidatların ise üyenin davalı olması göz önüne alınarak ve onun adına ve namına yatırıldığı kabul edilerek davacıya iadesine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin kooperatif hisse devri sözleşmesi olarak kabul edilmesi gerekir. 1163 sayılı Kanun"un 2. maddesi uyarınca bu devirlerde resmi şekil şartı aranmaz. Mahkemece sözleşmeye hisse devir sözleşmesi olarak değer verilip gerekli araştırma yapılıp, davalı ...’a ait kooperatif hissesinin davacıya devredilip devredilemeyeceği üzerinde durularak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçelerle devir sözleşmesinin geçersizliğinden bahisle yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06.07.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.