Davacı A.. Y.. vekili Avukat İlyas tarafından, davalı M.. Y.. aleyhine 13/07/2012 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 06/06/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı M.. Y.. tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız eylem nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz olunmuştur. Dava dilekçesinde, davalının davacının oğlu olduğu; davacının kısıtlanmasını gerektirecek bir durumun mevcut olmamasına rağmen vasi atanması istemi ile dava açtığı ve reddedildiği ileri sürülmek suretiyle manevi tazminat isteminde bulunulmuştur. Cevap dilekçesinde, davanın reddi gerektiği savunulmuştur. Mahkemece, açılan dava nedeniyle davacının akıl sağlığı konusunda soru işaretleri oluştuğu ve bunun tazminatı gerektirdiği belirtilerek istemin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Dosya kapsamından, davacının 1932 doğumlu olduğu; malvarlığı ile ilgili olarak çeşitli tasarruflarda bulunduğu ve hukuki uyuşmazlıklar doğduğu; davalı evladın, bu işlem ve eylemler nedeniyle kısıtlanma talebinde bulunduğu anlaşılmaktadır. Şu durumda, vasi tayini için açılan dava hak arama kapsamındadır ve meşru sınırlar içerisinde kullanılmıştır. Mahkemece, istemin reddine karar verilmesi gerekir. Dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçelerle kısmen kabul kararı verilmesi yerinde görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda gösterilen nedenle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 12/01/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.