3. Ceza Dairesi 2021/2352 E. , 2021/10609 K.
"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN;
Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : ... 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 04.01.2018 tarih ve 2016/179 – 2018/1 sayılı kararı
Katılanlar : ..., T.C. Hazine ve Maliye Bakanlığı
Suç : Anayasal düzeni ortadan kadırmaya teşebbüs,
Silahlı terör örgütü kurma ve yönetme,
Silahlı terör örgütüne üye olma,
Kamu kurum ve kuruluşları zararına dolandırıcılık,
Özel belgede sahtecilik
26.07.2016 (..., ...,....., yönünden),
27.07.2016 (... yönünden),
28.07.2016 (... ve ..... yönünden),
01.08.2016 (..., ..., ... ve ... yönünden)
Hüküm : Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., Sefa Gültürk ve ... yönünden; TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3, 5/1, 62, 53/1-2-3, 58/9, 63,
Sanıklar ..., ..., ... ve ... yönünden; TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3, 5/1, 53/1-2-3, 58/9, 63 maddeleri uyarınca verilen mahkumiyet kararları ile,
Sanıklar ... ve ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan CMK’nın 223/2e,
Tüm sanıklar yönünden Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme suçundan CMK’nın 223/2-e,
Sanık ... yönünden kamu kurum ve kuruluşları zararına dolandırıcılık ile özel belgede sahtecilik suçlarından CMK’nın 223/2-e maddesi uyarınca verilen beraat hükümlerine yönelik istinaf başvurularının esastan reddi
Temyiz edenler : Katılanlar vekili, Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısı, sanıklar ..., ... ve sanıklar müdafileri
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenlerin sıfatları, başvuruların süresi, kararların niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Sanık ... müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin, İlk Derece Mahkemesinde silahların eşitliği ile çelişmeli yargılama ilkeleri doğrultusunda savunmaya yeterli imkan sağlanıp bu hakkın etkin şekilde kullandırılmış olması, istinaf aşaması ve temyiz denetiminde sınırsız şekilde yazılı savunma imkanının kullanılabilme olanağının bulunması karşısında savunma hakkının kısıtlanması söz konusu olmadığından takdiren; sanıklar ..., ... ve ... müdafilerinin duruşmalı inceleme taleplerinin ceza miktarı itibariyle yasal şartları oluşmadığından süre yönünden; 01.02.2018 tarihli ve 7079 sayılı Kanunun 94. maddesi ile değişik CMK"nın 299. maddesi gereğince REDDİNE,
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1)Sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan kurulan beraat hükümlerine yönelik katılanlar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Bölge Adliye Mahkemesinin; katılanlar ... ve T.C. Hazine ve Maliye Bakanlığının atılı suçun niteliği itibariyle suçtan doğrudan zarar görmemesi nedeniyle bu suç yönünden davaya katılmasına imkan bulunmadığından CMK"nın 279/1-b maddesi uyarınca verdiği istinaf başvurusunun reddine dair karar, anılan maddenin son cümlesine göre itiraza tabi olup temyizi mümkün bulunmadığından, itiraz merciince de bu hususta bir karar verilmiş bulunduğundan temyiz incelemesine yer olmadığına, dosyanın incelenmeksizin mahalline İADESİNE,
2-Tüm sanıklar hakkında Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme suçu yönünden verilen beraat kararına ilişkin katılan Hazine ve Maliye Bakanlığı vekilinin, sanık ... hakkında kamu kurum ve kuruluşları zararına dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçları bakımından verilen beraat hükümlerine yönelik ise katılanlar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Katılan T.C. Cumhurbaşkanlığının kamu kurum ve kuruluşları zararına dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçları yönünden; Hazine ve Maliye Bakanlığının ise Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme ve özel belgede sahtecilik suçları yönünden; söz konusu suçların niteliği itibariyle doğrudan zarar görmedikleri ve bu suçlara yönelik davalar yönünden katılma hakları bulunmadığından, ... ile Hazine ve Maliye Bakanlığının bu davalar yönünden hükmü temyiz yetkileri bulunmadığından temyiz istemlerinin 5271 sayılı CMK’nın 298/1. maddesi uyarınca REDDİNE,
3-Tüm sanıklar hakkında Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme suçundan verilen beraat hükümlerine yönelik katılan ... vekilinin, sanık ... hakkında kamu kurum ve kuruluşları zararına dolandırıcılık suçundan verilen beraat hükmüne yönelik ise katılan T.C. Hazine ve Maliye Bakanlığı vekilinin, sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan, sanık ... hakkında silahlı terör örgütü kurma ve yönetme suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik olarak da sanılar ..., ... ve sanıklar müdafilerinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanıklar ..., ... ve ... hakkında dosyada mevcut diğer delillerin atılı suçun sübutu için yeterli olduğu görülmekle, ByLock tespit ve değerlendirme tutanakları beklenilmeden karar verilmesi sonuca etkili bulunmamıştır.
Sanık ... yönünden; yargılama aşamasında dinlenen tanıkların “sanığın Tokat il imamlığı yaptığı, ...’ta akademisyenlerden sorumlu olduğu ayrıca diğer meslek grupları arasında da koordinasyonu sağlayıp takip ettiği” şeklindeki beyanları nazara alındığında, sanığın örgütün hiyerarşik yapısı içerisindeki konum ve görevleri, sorumluluk sahalarında sevk ve idare ettiği örgütsel faaliyetlerin süre, önem ve yoğunluğu da gözetildiğinde, mahkemece örgüt yöneticisi olarak kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, silahlı terör örgütüne üye olma suçundan sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., silahlı terör örgütü kurma ve yönetme suçundan ise sanık ... hakkında mahkumiyetlerine esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı; kamu kurum ve kuruluşları zararına dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarından ... hakkında, tüm sanıklar yönünden ise Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme suçundan verilen beraat kararlarında bir isabetsizlik olmadığı, yüklenen suçların sanıklar tarafından işlendiğinin sabit olmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğu anlaşılmakla; katılanlar vekili, sanık ..., ... ve sanıklar müdafilerinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle beraat ve mahkumiyete dair hükümlerin ayrı ayrı ONANMASINA,
4-Sanık ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan verilen beraat hükmüne yönelik Bölge Adliye Cumhuriyet savcısının, sanık ... hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik sanık müdafiinin temyiz itirazları incelenmekle;
a-... yönünden;
Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından onanarak kesinleşen Dairemizin İlk Derece Mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 karar sayılı kararında, "ByLock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle; örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının, her türlü şüpheden uzak, kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde, kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olacağı""nın kabul edildiği dikkate alınarak;
Somut dosya kapsamında atılı suçun sübutu açısından belirleyici nitelikte olan ve temyiz aşamasında gelen (157016 USER ID numaralı) ByLock tespit ve değerlendirme tutanağı ile, UYAP sisteminde bulunan örgütlü suçlar bilgi havuzunda araştırma yapılarak sanığın FETÖ silahlı terör örgütü ile ilişkilerine dair bilgi ve beyana rastlanması halinde bu bilgi ve beyanların CMK"nın 217. maddesi gereğince duruşmada sanık ve müdafiine okunup tartışılması, gerekirse bu şahısların tanık sıfatıyla dinlenmelerinin sağlanması, tüm bu deliller kapsamında sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken yetersiz belgelere dayanılarak eksik araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi,
b-... yönünden;
Ayrıntıları Dairemizin 20.12.2017 tarih ve 2017/1862 Esas 2017/5796 Karar sayılı ilamında belirtildiği üzere;
Örgütün kurucusu, yöneticileri ve örgüt hiyerarşisinde üçüncü veya daha yukarı katmanlarda yer alan mensuplarının zaman sınırlaması olmaksızın örgütün nihai amacından haberdar oldukları yönünde kuşku bulunmamakta ise de, bir ve ikinci katmanlarda yer alanlar açısından; Devletin her kurumuna sızan mensupları vasıtasıyla kişi ve kurumlara yönelik, örgütün gerçek yüzünü ortaya koyan operasyonlara başlandığı, bu yapının kamuoyu ve medya tarafından tartışılır hale geldiği, üst düzey hükümet yetkilileri ve kamu görevlileri tarafından yapılan açıklamalarda “paralel yapı” veya “terör örgütü” olduğuna ilişkin tespitler ve uyarıların yapıldığı, Milli Güvenlik Kurulu tarafından da aynı değerlendirmelerin paylaşıldığı süreçten önce icra edilen faaliyetlerin, nitelik, içerik ve mahiyeti itibariyle silahlı terör örgütünün amacına hizmet ettiği sanık tarafından bilindiği somut delil ve olgularla ortaya konulmasının zorunlu olduğu, işlenen bir suçta gerçekleşebilecek unsur yanılgısının kastı ortadan kaldıracağı dikkate alındığında somut olay irdelendiğinde;
Öncelikle sanığın örgütün görünen yüzü ortaya çıktıktan sonra da örgüt ile bağlantısının devam edip etmediğinin tereddüte yer bırakmadan belirlenebilmesi amacıyla soruşturma veya yargılama aşamasında sanığın örgütsel toplantılara katıldığını beyan eden tanıkların tekrar ifadelerine başvurularak sanığa ilişkin örgütsel faaliyetlerin tarihlerinin netleştirilmesi, UYAP Örgütlü Suçlar Bilgi Bankasından sanık hakkında başkaca bir beyanın bulunup bulunmadığının araştırılması, eğer var ise bu beyanların aslının veya onaylı suretlerinin dosyaya getirtilmesi, gerekirse tanık olarak dinlenilmelerinin sağlanması, tüm bu delillerin CMK’nın 217. maddesi uyarınca duruşmada sanık ve müdafiine okunup diyecekleri sorulduktan sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken yetersiz belgelere dayanarak eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,Kanuna aykırı, sanık ... müdafii ve Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın ... 2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için ... Bölge Adliye Mahkemesi 19. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE 13.12.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.