23. Hukuk Dairesi 2016/314 E. , 2017/2025 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili avukat ... ile davalı ... ve vekili avukat... gelmiş, diğer davalı taraflardan gelen olmadığından onların yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, müvekkiline vekaleten davalılardan... "ın diğer davalı ... ile arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzaladığını, buna göre, davacıya isabet eden arsa payının baştan davalıya devredildiğini, davacının üç adet daire alması gerekirken, daire verilmediği gibi, davalı üçüncü kişilere satıldığını ileri sürerek, dava konusu bağımsız bölümlerin tapu kaydının iptali ile davacı adına tescilini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, tüm dosya kapsamından, davacının davalı ..."a satış yetkisi içeren vekaletname verdiği, davalı ..."in, davacıya ait tüm hisseyi satın aldığı, yasalara uygun işlem yapıldığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
1)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2) Dava, taraflar arasındaki 21.03.2013 günlü arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Sözleşmeye göre, davacı arsa sahibine 7,11 ve 17 numaralı daireler verilecektir. Davalı ..., davacıya vekaleten 25.09.2013 tarihinde, davacıya ait olan tüm hisseyi davalı ..."e satmış, 21.01.2014 tarihinde kat irtifakı tesis edilmiş ve dava konusu bağımsız bölümler Ahmet adına tescil edilmiştir. Kural olarak, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri gereğince yükleniciye baştan devredilen tapu kaydının sözleşmenin ifası gereği olduğu, sözleşme ayakta oldukça, arsa sahibinin sözleşme gereği kendisine isabet eden daireleri talep edebileceği kabul edilmektedir. Somut olayda, davalı yüklenici, davacıya ait hisseyi, tapuda sözleşme ve ipotek şerhi olduğu halde satın almıştır. Davalı yüklenici, bu payı para ödeyerek satın aldığını, bunun gerçek satış olduğunu iddia etmiş ve muhtelif miktarlı çekler dosyaya sunmuş ise de, bu çeklerin hissenin satışına ilişkin olduğu kanıtlanamadığı gibi, davalı ..."ın sunduğu belgelerden çeklerin karşılıksız çıktığı anlaşılmaktadır.Yine davalı yüklenici, davacı hissesi üzerindeki ipoteği, bedelini ödeyerek kaldırdığını bildirmiş ise de, buna ilişkin belge sunamadığı gibi, sözleşmenin 7. maddesinde, yüklenicinin arsanın hukuki durumunu bildiği ve bağımsız bölüm artırımı talep edemeyeceği düzenlenmiştir. Bununla birlikte, davalı ..."ın, yine davacıya vekaleten 17 numaralı bağımsız bölümü 03.06.2013 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile davalı ..."e sattığı anlaşılmıştır.O halde, davacı arsa sahibinin 17 numaralı hariç, 7 ve 11 numaralı bağımsız bölümlere ait arsa payını sözleşmenin ifası gereği devrettiği, gerçek satış olmadığı kabul edilmelidir. Ancak, davalı yüklenici, 7 ve 11 numaralı daireleri, dava tarihinden önce, davalı şirkete tapuda devretmiştir. Bu durumda, mahkemece, TMK"nun 1023. madde hükmü gereğince, davalı şirketin iyiniyetli olup olmadığı konusunda, tarafların delilleri toplanıp değerlendirilmeli, bu arada, davacı tarafından tapunun takyidatlardan arındırılarak tescili istendiğinden, 7 ve 11 numaralı bağımsız bölümlere ait tapu kayıtlarında varsa takyidat alacaklıları da davaya dahil edilip, taraf teşkili sağlandıktan sonra, sonucuna uygun bir hüküm kurulmalıdır.
Açıklanan nedenlerle, eksik inceleme ve hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile, mahkeme kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 1.480,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalı ... ve davalı şirketten alınarak, Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunan davacıya verilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06.07.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.