Davacılar M.. D.. vdl vekili Avukat Hüseyin tarafından, davalılar Osman aleyhine 10/06/2008 gününde verilen dilekçe ile cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 25/12/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılar tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. a)Davacılardan A.. D.. lehine hükmedilen manevi tazminat miktarı ile ilgili olarak, Borçlar Yasası"nın 47. maddesi gereğince yargıcın, özel durumları göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Takdir edilecek bu tutar, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 gün ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı"nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel durum ve koşullar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden yargıç, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde nesnel (objektif) ölçülere göre uygun (isabetli) bir biçimde göstermelidir. Somut olayda, olayın gelişim şekli, yaralanma şekli, özellikle olay tarihi ve yukarıdaki ilkeler dikkate alındığında takdir edilen manevi tazminat fazladır. Daha alt dereceden manevi tazminata hükmedilmesi gerekir. Kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. b)Davacı M.. D.. yararına hükmedilen maddi tazminat miktarı yönünden ise; Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, sonuç kısmında belirlenen maddi tazminat tutarlarının toplanması sırasında sehven geçici iş görmezlik tazminatının iki defa hesaplandığı anlaşılmıştır. Şu durumda bu husus gözetilerek zarar kapsamı belirlenmelidir. Maddi hataya dayalı kararın açıklanan nedenle de bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda (2-a-b) numaralı bentlerde gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, diğer temyiz itirazlarının ilk bentte açıklanan nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 12/01/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.