Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/2899
Karar No: 2021/2308
Karar Tarihi: 09.03.2021

Sahte fatura düzenlemek - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/2899 Esas 2021/2308 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, sanık hakkında 2011-2012 yıllarında sahte fatura düzenleme suçundan açılan davada, faturaların Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesi gerektiği sonucuna vararak hükümleri bozmuştur. Sanığın temyiz nedenleri yerinde görülmüştür. 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 230. maddeine göre faturaların sadece unsurlarının tespiti için incelenmesi zorunluluğu olmadığı da vurgulanmıştır. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 230. maddesi, 1412 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 321. maddesi, Türk Ceza Kanunu'nun 43., 53. ve 58. maddeleri.
11. Ceza Dairesi         2017/2899 E.  ,  2021/2308 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Sahte fatura düzenlemek
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulu‘nun 08.11.2018 tarihli 2018/427 Esas ve 2018/517 Karar sayılı ilamı ile sahte fatura düzenleme ve kullanma suçlarında suça konu faturaların, 213 sayılı VUK‘nin 230. maddesine göre yalnızca unsurlarının tespiti amacıyla incelenmesinde zorunluluk bulunmadığının anlaşılması karşısında tebliğnamedeki bu yönde bozma isteyen görüşe iştirak edilmemiştir.
    Sanık hakkında 2011, 2012 takvim yıllarında sahte fatura düzenlediği iddiasıyla açılan kamu davasında; sanığın şirketi arkadaşı olan ... ile birlikte açtığını, ancak resmiyette onun adının geçmediğini, kendisinin şirkete bazen gelip gittiğini, satış işlemlerini yapan kişinin ... olduğunu, kendisinin sahte fatura düzenlemediğini savunması, ...’nın 05/11/2013 tarih ve 2013-A/3159/126 sayılı vergi tekniği raporu ekinde yer alan 14/04/2011 tarihli yoklama tutanağında; “şirkette ... ...’ın 18/04/2011 tarihinden itibaren çalıştırılacağının” belirtilmesi karşısında, maddi gerçeğin ve suçun unsurlarının kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından;
    1- ... ...’ın kimlik ve adres bilgilerinin temin edilip CMK’nin 48. maddesindeki çekinme hakkı hatırlatılarak tanık olarak dinlenmesi, suça konu fatura asıllarından kanaat oluşturacak sayıda temin edilerek sanığa ve adı geçen kişiye gösterilerek kendileri tarafından düzenlenip düzenlenmediğinin sorulması, kendileri tarafından düzenlenmediğini söylemeleri halinde faturalardaki yazı ve imzaların sanığın ve ... ...’ın eli ürünü olup olmadığı konusunda uzman bir kurum veya kuruluştan rapor alınması,
    2- Faturalardaki yazı ve imzaların sanığa ve ... ...’a ait olmadığının anlaşılması halinde ise;
    a) Faturaları kullandığı belirlenenlerden kanaat oluşturacak sayıda mükellef hakkında düzenlenen karşıt inceleme raporlarının onaylı örneklerinin ilgili vergi dairelerinden getirtilmesi,
    b) Aynı mükellefler hakkında dava açılıp açılmadığının araştırılması; dava açılmış ise, dosyalarının getirtilerek incelenmesi ve bu davayla ilgili belgelerin onaylı örneklerinin çıkartılarak dosya içine konulması,
    c) Faturaları kullanan şirket yetkilileri veya kişilerin, CMK"nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenmesi; kendilerinden, sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıklarının, sanığı ve ... ...’ı tanıyıp tanımadıklarının ve faturaların alınması konusunda sanığın bir iştirakinin bulunup bulunmadığının sorulması,
    Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile hükümler kurulması,
    3- Kabule göre de;
    a) Aynı takvim yılı içinde birden fazla sahte fatura düzenlemek eyleminin zincirleme suç oluşturduğu ve sanık hakkında TCK"nin 43. maddesi hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
    b) Adli sicil kaydına göre tekerrüre esas sabıkası bulunan sanık hakkında TCK’nin 58. maddesinin uygulanmaması yasaya aykırı,
    c) 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın, Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 09/03/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.




    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi