13. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/23568 Karar No: 2017/11715 Karar Tarihi: 29.11.2017
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/23568 Esas 2017/11715 Karar Sayılı İlamı
13. Hukuk Dairesi 2015/23568 E. , 2017/11715 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki ayıplı hizmet davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacılar, davalılardan Finansbank A.Ş.’ye karşı açmış oldukları dava ile babaları muris ..."nin davalı bankadan 10 yıl vadeli konut kredisi kullandığını, kullandığı krediye ilişkin banka tarafından zorunluluk olması sebebiyle, uzun süreli hayat katılım sertifikası adı altında 10 yıllık hayat sigortası imzalandığını, murisin malul olması sebebiyle primlerinin eşi tarafından düzenli olarak yatırıldığını, murisin ölümünden 3 gün sonra davalı banka şubesine gidilerek hesapların kapatılması ve ölüm tazminatı için başvuru yapıldığında, banka çalışanları tarafından murisin 2012 yılı 9. ayı itibaren hayat sigortasının temerrüt nedeni ile iptal edildiğinin belirtildiğini, murisin adresine ve ailesine hiçbir tebligat ve bildirim yapılmadığını ileri sürerek, sigortalılığın devam ettiğine karar verilerek hak edilen sigorta priminin ödenmesine karar verilmesini istemişler; diğer davalı şirkete yönelttikleri birleşen dava ile de aynı talepte bulunmuşlardır. Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar avukatı tarafından temyiz edilmiştir. 1-HMK’nun 297 ve devamı maddeleri gereğince bir davada istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenilen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında birer birer, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekli olup, davaların birleştirilmesi durumunda da, asıl ve birleşen davaların birbirinden bağımsız, müstakil davalar olması nedeniyle, hüküm kısmında her bir dava hakkında o davaya ilişkin vekalet ücretleri ve mahkeme masraflarıyla birlikte ayrı ayrı hüküm kurulması zorunludur. Somut olayda mahkemece asıl ve birleştirilen davalar yönünden HMK’nun 297 ve devamı maddelerinde belirtildiği şekilde ayrı ayrı hüküm kurulmamış olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. 2-Bozma şekil ve sebebine göre davalıların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, 2. bent gereğince davalıların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan 406,25 TL harcın istek halinde davalı ... Finans Emeklilik A.Ş."ye, 1.218,00 TL harcın davalı ...Ş."ye iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.