Özel belgede sahtecilik - resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/14543 Esas 2018/5203 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/14543
Karar No: 2018/5203
Karar Tarihi: 30.05.2018

Özel belgede sahtecilik - resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/14543 Esas 2018/5203 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, özel belgede sahtecilik ve resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçlarından mahkum edilmiştir. İlk suçtan verilen adli para cezasına yönelik temyiz istemi reddedilmiş, ancak ikinci suçtan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik sanık müdafiinin temyiz itirazları kabul edilmiştir. Mahkeme, sanığın başka kişinin kimlik bilgilerini kullanarak sahte olarak işyerinde kullanılmak üzere sabit hat aboneliği tesis ettiğini kabul etmiş, ancak Elektronik Haberleşme Kanunu'nun ilgili maddelerinin göz ardı edilmesini yanlış bulmuştur. Ayrıca, TCK'nın 53. maddesi uygulamasının Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiği yolundaki düzenlemeye göre yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir.
Kanun maddeleri:
- 6217 sayılı Yasanın 26. maddesi
- 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanuna eklenen geçici 2. madde
- 1412 sayılı CMUK'nın 317. maddesi
- 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63. maddesi
- 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi
11. Ceza Dairesi         2017/14543 E.  ,  2018/5203 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Özel belgede sahtecilik, resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    A-"Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan" suçundan kurulan mahkûmiyet hükmüne yönelik sanık müdafiinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    14.04.2011 tarih ve 27905 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6217 sayılı Yasanın 26. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanuna eklenen geçici 2. maddesi uyarınca, sanık hakkında doğrudan hükmolunan ve kesinlik sınırının altında kaldığı anlaşılan 3.000 TL adli para cezası ile mahkumiyetine dair hükme yönelik sanık müdafiinin temyiz isteminin, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi gereğince REDDİNE,
    B- "Özel belgede sahtecilik" suçundan kurulan mahkûmiyet hükmüne yönelik sanık müdafiinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1- Sanığın, mağdurun kimlik bilgilerini kullanarak sahte olarak kendisine ait işyerinde kullanılmak üzere sabit hat aboneliğinin tesisine yönelik sözleşmeyi imzalamak suretiyle özel belgede sahtecilik suçunu işlediğinin iddia ve kabul olunduğu davada; 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"nun tanımlar ve kısaltmalar başlıklı 3. maddesinin h bendinde; elektronik haberleşme tanımı yapıldığı, kablo sistemi vasıtasıyla verinin iletilmesinin de elektronik haberleşme kapsamında olduğu; suç ve hüküm tarihinden önce 10.11.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 2. fıkrasındaki "İşletmeci veya adına iş yapan temsilcisine abonelik kaydı sırasında abonelik bilgileri konusunda gerçek dışı belge ve bilgi verilemez" ve 5. fıkrasındaki "Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz" hükmü karşısında; TCK"nın 7. maddesi uyarınca lehe olan ve özel hüküm niteliğinde bulunan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"nun 56. maddesindeki düzenleme uyarınca sanığa ön ödeme önerisinde bulunulup sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,
    2- Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin  uygulamanın  Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 esas, 2015/85  sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 30.05.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.