10. Hukuk Dairesi 2019/3070 E. , 2019/5343 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Dava, prime esas kazançların ve eksik bildirilen hizmet sürelerinin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece ilamında belirtildiği şekilde davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Dava, davalı şirkete ait otelde 01.05.1988 – 09.11.2008 tarihleri arasında kuruma eksik bildirilen çalışmaların tespitiyle kuruma eksik bildirilen prime esas kazançların tespiti istemine ilişkin olup, mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın kanıtlanamadığı gerekçesiyle esastan reddine karar verilmiştir.
Mahkemece dosyaya celp edilen davacıya ait hizmet cetveli ve işe giriş bildirgelerinden; 02.01.1989 tarihinde kurum kayıtlarına giren 04.12.1988 işe başlama tarihli işe giriş bildirgesiyle 24.12.1991 tarihinde kurum kayıtlarına giren 01.12.1991 işe başlama tarihli işe giriş bildirgelerinin ... kurum sicil numaralı ... isimli işveren tarafından, 08.05.1996 tarihinde kurum kayıtlarına giren 01.04.1996 işe başlama tarihli işe giriş bildirgesinin ... kurum sicil numaralı ve işbu davada davalı olan Kybele Tur. Yat. San. Tic. A.Ş. tarafından, 07.01.2008 tarihinde kurum kayıtlarına giren 01.01.2008 işe başlama tarihli işe giriş bildirgesinin ... kurum sicil numaralı Ektur Turz. İnş. San. ve Tic. A.Ş. tarafından kuruma verildiği, davacının hizmet cetvelinde bildirge veren 3 farklı işyerine ait bir kısım çalışmaların olduğu, ... adlı işverenin adres bilgisinde Side-Manavgat, diğer işverenlerin ise Belek adreslerinin yazılı olduğu, ancak davacı tarafça sadece Kybele Tur. Yat. San. Tic. A.Ş.’ye husumet yöneltildiği, Kybele Tur. Yat. San. Tic. A.Ş.’nin ise davacının ilk çalışmaya başladığını beyan ettiği 01.05.1988 tarihinden çok sonra 01.06.1994 tarihinde kanun kapsamına alındığı anlaşılmıştır.
Davanın yasal dayanağını, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun Geçici 7. maddesi uyarınca, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 79/10. maddesi teşkil etmektedir.
Bu tür sigortalı hizmetlerin saptanmasına ilişkin davaların kamu düzeniyle ilgili olduğu ve bu nedenle de özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesinin zorunlu ve gerekli bulunduğu açıktır. Bu çerçevede, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde re"sen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
Öte yandan Mahkemece verilecek hüküm sonuç itibariyle sigorta primlerinin işverenden tahsilini ve kurum kayıtlarının düzeltilmesini de gerektireceğinden gerçek işveren ve kurum kayıtlarında işveren olarak görünen kişilerin de belirlenerek davaya katılmaları sağlanmalı, bu yöndeki işyeri bilgi ve belgelerine ulaşılması, bir başka anlatımla, davanın sübutu, kanıtlama yükümlülüğü ve verilen kararın infazı açısından, husumetin tüm işverenlere birlikte yöneltilmesi zorunludur.
Yukarıdaki bilgiler ve ilkeler ışığında, öncelikle HMK. 31.md. kapsamında davacı asile açıklama yaptırılarak, hangi otel veya otellerde çalıştığı, çalışılan otellerin isim ve unvanları açıklattırılıp, talep dönemleri de gözetilerek, bu çerçevede diğer işverenlere 6100 sayılı HMK"nın 124. maddesi uyarınca yöntemince husumet yöneltilmeli, bu davalıların göstereceği deliller de toplandıktan sonra, tüm deliller birlikte değerlendirilerek varılacak sonuca göre bir karar verilmelidir.
Açıklanan bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın, eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Mahkemenin, yukarıda belirtilen eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirmeye dayalı olarak yazılı şekilde karar vermesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle, sair hususlar incelenmeksizin BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 24.06.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.