Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/13799
Karar No: 2017/11661
Karar Tarihi: 28.11.2017

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/13799 Esas 2017/11661 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2016/13799 E.  ,  2017/11661 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacılar avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacılar vekilleri avukat ..., avukat ... ile davalı ... Bld. Bşk.lığı vekili avukat ..."nın gelmeleriyle duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR

    Davacılar asıl ve birleşen davada; oturdukları beldede ... Belediye Başkanlığı tarafından 24/07/2208 tarihinde toplu sünnet merasiminin düzenlendiğini, sünnet edilmesi için çocukları için kayıt yaptırdıklarını, davalı belediyenin çocukların sünnet işini diğer davalı ... Hastanesi"ne ihale ettiğini, toplu sünnet merasimine katılan çocukların sünnetlerinin davalı ... Hastanesi doktorları olan Dr. ... ve Dr. ... tarafından yapıldığını, sünnetten 4 gün sonra ..."i ... Hastanesi"ne götürdüklerini, sünneti yapan doktorların çocuğun penisine baktıklarını ve merhem sürerek geri gönderdiklerini, sünnetten bir hafta sonra çocuk ..."ın penisinin ucunda siyahlaşma olmaya başladığını, çocuklarını ... Numune Hastanesi"ne götürdüklerini, çocuğun burada 2 gün yattığını, ancak tedaviye cevap vermemesi üzerine acilen ... Tıp Fakültesi"ne sevk edildiğini, çocuğun ... Tıp Fakültesi"nde bir süre tedavi gördüğünü, davalı belediyenin araya girmesi ile ... Hastanesi"ne gittiklerini, çocuğun bir süre burada tedavi gördüğünü, ancak sonra tekrardan ... Tıp Fakültesi"ne gittiklerini, bu süreç devam ederken ..."ın penisindeki siyahlığın büyüyerek devam ettiğini, zamanla idrarını yapamaz hale geldiğini, en sonunda penisin tamamen kuruduğunu ve sünnette kesildiği yerden koptuğunu, davalı doktorların yanlış müdahalesi sonucu küçük ..."ın penisinin zayi olduğunu, penisinin işlevini yitirmesi nedeni ile ömrü boyunca cinsel hayatının olmayacağını, davalı ..., hastane ve çalışan doktorların gerekli dikkat ve özeni göstermemesi nedeni ile bu olayın meydana geldiğini ileri sürerek, hastane masrafları için 1.000,00 TL. maddi tazminat ile, ... için 2.000.000,00 TL. diğer davacıların her biri icin 250.000,00 TL. olmak üzere toplamda 500.000,00TL. manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, birleşen dava da ise davacı ... penisinin zayi olması ile uzuv kaybından kaynaklanan şimdilik 10.000,00 TL. tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini istemişlerdir.
    Davalı ... Sağlık Hizmetleri ...Ltd. Şti., sünneti yapılan 78 çocuktan davacı ... hariç hiçbirinde komplikasyon görülmediğini, çocukların hepsinin sünnetten 2-3 gün sonra normal yaşamlarına döndüğünü, ..."ın kontrolü ve pansumanı yapıldıktan sonra durumunun normal olması nedeni ile evine gönderildiğini, daha sonra yapılan muayenede sorunu olduğunun ve penis köküne doğru yayılan enfeksiyon olduğunun tespit edildiğini, buna bağlı olarak gerekli tedavinin yapıldığını, bu tarihten sonra hastanenin çocuğu ... Tıp Fakültesi ile birlikte takip ettiğini, sünnetten sonra komplikasyonların sık sık görülen bir durum olduğunu, davacıların iddiasının aksine sinir kesişinin olmasının imkansız olduğunu, çünkü sünnet esnasında herhangi bir sinirin kesilmesinin mümkün olmayacağını, sünnet esnasında damarın kesilmesi veya anestezi ilacına bağlı olarak damar tıkanmasının olabilecek bir durum olduğunu, ancak bu durumların sünnetten hemen sonra ortaya çıktığını, bir hafta sonra ortaya çıkmasının olası olmadığını, ..."da gelişen komplikasyonun nedeninin sünnet sonrası bir travma ya da enfeksiyon olma olasılığının yüksek olduğunu, sorumluluğunu gerektiren hiçbir fiilin olmadığını, savunarak davanın reddini dilemiştir.
    Davalı ..., davada belediyeye karşı husumet yöneltilemeyeceğini, davalı ... Hastanesi"nin Yenidoğan Belediyesi tarafından doğrudan temin ihale usulü ile yapılması kararlaştırılan sosyal güvencesi olmayan 50 çocuğun sünnet edilmesi işini yapmak üzere 11/07/2008 tarihinde ... Belediye Başkanlığı"na teklifte bulunduğunu, kabul edilen teklif üzerine 13/08/2008 tarihinde 50 çocuğun sünnetinin yapıldığını, davacı ..."e yapılan tüm işlemlerin davalı hastane gözetiminde yapıldığını, davalı doktorların kendi talimatları ve sorumluluklarında yapıldığını, belediyenin dava konusu sünnet işinin yapımında hiçbir şekilde müdahalesinin bulunmadığını ve talimat vermediğini, belediyenin sadece eser sözleşmesi kapsamında sünnet işi verdiğini, bu işin yapımı ve sonuçları ile ilgili tüm sorumlulukların davalı hastane ve doktorlara ait olduğunu, belediyenin üzerine düşen yükümlülüğünü yerine getirmiş olduğunu, savunarak davanın reddini dilemiştir.
    Davalılar ... ve ..., davaya cevap vermemişler, duruşmalara katılmamışlardır.
    Mahkemece, asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir.
    Asıl Dava, davalı belediyenin toplu sünnet organizasyonu sırasında yapılan sünnet işleminin hatalı yapıldığı iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat, birleşen dava ise davacı ..."ın penisinin zayi olması ile uzuv kaybından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
    Sağlık Bakanlığının 01.08.2011 tarihli genelgesi toplu sünnet işlemlerinin nasıl yapılması gerektiğini düzenlemiştir. Söz konusu genelgede "1- Toplu sünnet uygulamalarında İl Sağlık Müdürlüklerinden izin alınması gerekmektedir. 2- Toplu sünnet uygulamasında sorumlu uzman bulunacaktır. Sorumlu uzman tercihen Üroloji uzmanı, üroloji uzmanı bulunmadığı takdirde çocuk cerrahi uzmanı, plastik cerrahi uzmanı olacaktır. 3- Sünnet uygulaması 1219 sayılı Kanun’da tanımlanan sünnet yapma yetkisi bulunan bir kişi veya ona yardım edecek yardımcı personelin oluşturduğu en az iki kişilik bir ekip tarafından yapılacaktır. 4- Bir toplu sünnet uygulamasında bir günde sünnet yapılacak kişi sayısı en fazla 50 olacaktır. 5- 1219 sayılı Kanun’da tanımlanan sünnet yapma yetkisi bulunan bir kişi toplu sünnet uygulamasında en fazla 8 çocuğun sünnetini yapabilecektir. 6- Toplu sünnet organizasyonunda görev alacak sağlık personeli ve kullanılacak araç-gereç listesi ile sünnet yapacak kişilere ödenecek ücret (Türk Tabipler Birliğinin belirlediği fiyatların alt sınırı) gibi hususlar Sağlık Müdürlüğüne bildirilecektir. Sözkonusu ücret meblağı İl Sağlık Müdürlüğü’nce teminat altına alınarak ilgililere toplu sünnet uygulaması sonrası dağıtılır. Sünnet uygulaması gönüllülük esasına göre yapılıyor ise sağlık personelinin bu konuda yazılı beyanda bulunması gerekmektedir 7- Toplu sünnet kampanyasını düzenleyen kişi veya kurum sünnet sırasında ve sonrasında oluşabilecek komplikasyonların tedavisinden de sorumlu olacağına dair yazılı teminat verecektir. 8- Sünnet sırasında her sünnet yapacak ekip için 1 muayene masası, 2 ayarlı tabure, 1 seyyar veya sabit ışık kaynağı, sünnet yapılacak çocuk sayısının en az yarısı kadar sünnet setinin (1 adet portegü, 1 adet penset, biri düz 3 adet klemp ve 1 adet diseksiyon makası) bulunması gerekmektedir. Tek kullanımlık sarf malzemeleri sünnet yapılacak her çocuk için ayrı ayrı kullanılacaktır (her çocuk için 2 adet steril eldiven, biri iğneli olmak üzere 2 adet katgüt ve steril enjektör). Tekrar kullanılacak set malzemesi iyice yıkandıktan sonra yeterli sürede sterilize edilmelidir, 9- Hastanelerde sünnet yaptırma talebinde bulunanlara, gerekli müdahale ve tıbbı bakım için uygun bir müdahale odası tahsisi; " şeklinde düzenleme yer almaktadır. Mahkemece yapılan yargılama sırasında alınan Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu"nun 25/02/2013 tarihli raporunda " sünnet sırasında alınan tüm önlemlere rağmen bu tip zararların bir komplikasyon olarak gelişebileceği, toplu sünnet uygulamalarında sünnet yapan ekibin her birinin sünnetin çeşitli aşamalarında uygulama yapması, lokal anestezi, sünnet, dikiş, pansuman gibi aşamaların farklı kişilerce yapılabildiği, çocukların bireysel kayıtlarının tutulmaması nedeni ile oluşan zararın nedenlerinin belirlenemediği, çocuğun oluşan zarar nedeni ile penisinin normal anatomik yapısında olmadığı, küçüğün cinsel olgunluğa ulaşmamış olması nedeni ile penisin ileride işlevlerini yerine getirip getiremeyeceği hakkında yorum yapılamayacağı, bunun ergenlik dönemi sonrasında ve yapılacak ek tedavilerden sonra tespit edilebileceği, küçükte oluşan rahatsızlığın doğuştan olmadığı ve sünnet işlemi sonrasında geliştiği, zararın tıbbi uygulama hatası mı yoksa komplikasyon mu olduğu ayrımının yapılamadığının tespit edildiği " şeklinde görüş bildirilmiştir. Rapora itiraz üzerine üniversiteden alınan 25/05/2015 tarihli raporda ise ; "meydana gelen glans penis nekrozunun kullanılan lokal anestetik madde, cerrahi teknik, lokal enfeksiyon veya koter yaralanması gibi nedenlerin bu komplikasyona neden olabileceği kabul edilse de net olarak tek bir sebeple ilişkilendirilecek bir veri bulunamadığı, bunun önemli nedenlerinden birinin de işlemin toplu bir sünnet işlemi olduğu, belirtilen teknik sıkıntıların yanında bireysel kayıt yetersizliklerinin de eklenmesi olduğu, bu durumun net bir sebep-sonuç ilişkisi kurmayı güçleştirdiğini, bu aşamada mevcut bilgilerle gelişen durumun komplikasyon veya kusur olduğu yönünde net ayrım yapılamadığı" şeklinde görüş bildirilmiştir. Somut olayda davacılardan ..."ın davalı ... tarafından yapılan toplu sünnet kampanyası kapsamında 24.07.2008 tarihinde Özel ... hastanesinde sünnet edildiği, sünnet edilen çocukların bireysel kayıtlarının tutulmaması nedeniyle sünnetin hangi doktor tarafından, ne şekilde yapıldığına ilişkin bilgi ve belgelerin bulunmadığı dosya kapsamı ile sabittir. Çocukların bireysel kayıtlarının tutulmaması, toplu sünnette bir günde sünnet edilecek çocuk sayının en fazla 50 olması ve sünnet işleminin yalnızca doktorlar tarafından yapılması gerektiği (davacıların sünnet işlemini gerçekleştiren kişilerin sağlık memurları olduklarına yönelik beyanları) hususları mahkemece değerlendirilerek davalıların sorumlu olup olmadıkları incelenmemiştir. Yapılan sünnet işlemi sonucunda davacı küçük ..."ın, oluşan zarar nedeni ile penisinin normal anatomik yapısında olmadığı, sonuçta böyle bir olay neticesinde davacı ruh ve beden sağlığının bozulduğu, duyulan elem, acı ve devam eden tedavi süreci göz önünde tutularak, davalılar arasında düzenlenen sözleşme, sağlık bakanlığının genelgesi de dikkate alınarak karar verilmesi gerekirken mahkemece, yetersiz ve dosya kapsamına uygun olmayan raporlar hükme esas alınmak suretiyle davalılara kusur izafe edilemeyeceği ve buna bağlı olarak tazminat sorumluluklarının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, hükmün temyiz eden davacılar yararına BOZULMASINA, 1480,00 TL duruşma avukatlık parasının davalılardan alınarak davacılara ödenmesine, peşin alınan 27,70 TL harcın davacılara iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi