Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/21855 Esas 2017/11659 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/21855
Karar No: 2017/11659
Karar Tarihi: 28.11.2017

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/21855 Esas 2017/11659 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2015/21855 E.  ,  2017/11659 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

    Taraflar arasındaki ayıplı mal davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar avukatınca ve davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR

    Davacı, davalı yüklenici şirketlerin ortak olarak inşaa edecekleri “ ...” projesinden iki adet daire satın aldığını, taşınmazların sözleşmede yer alan nitelikleri olmaksızın eksik ve ayıplı olarak ve geç teslim edildiğini ileri sürerek davalıların sebep oldukları zararların tazminine, projede bulunan eksikliklerin giderilmesine ve bunun mümkün olmaması halinde eksiklikler nedeniyle oluşan zarar tutarının tazminine karar verilmesini istemiştir.
    Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.
    Mahkemece, davanın kabulü ile bilirkişi raporu ile belirlenmiş olan her bir daire yönünden 9.640,00 TL olmak üzere 19.296,00 TL değer kaybı ve her bir daire yönünden belirlenen 1.776,00 TL"den toplam 3.552,00 TL eksik işler bedelinin dava tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faizi ile davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
    1-HMK"nın 26/1. maddesinde “Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.” ve yine Hâkimin davayı aydınlatma ödevi başlıklı HMK"nın 31/1. maddesinde “Hâkim, uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabilir; soru sorabilir; delil gösterilmesini isteyebilir.” düzenlemesi mevcuttur. HMK 119/ğ. maddesinde de talep sonucunun açık bir şekilde yazılması gerektiğine değinilmiştir. Söz konusu düzenlemelere göre, hakim tarafından öncelikle davacının talep sonucu açıklattırılmalı ve daha sonra HMK 194. maddesi gereğince tarafların ileri sürdüğü iddia ve savunmaların somutlaştırılması istenilmelidir. Her ne kadar, davacı 28.02.2013 tarihli dilekçe sunmuşsa da, talep sonucu anlaşılabilir şekilde ortaya konulmamıştır. O halde, mahkemece, öncelikle taleplerin davacı tarafa açıklattırılması ve net olarak ortaya konulması, buna göre tüm talepleri karşılayacak şekilde hüküm tesisi gerekirken, bu hususlar göz ardı edilerek, çelişkiye mahal verecek şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
    2-Bozma nedenine göre tarafların birinci bent kapsamı dışında kalan sair itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle tarafların sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.