Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/329
Karar No: 2019/831
Karar Tarihi: 18.02.2019

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2019/329 Esas 2019/831 Karar Sayılı İlamı

Özet:


15. Ceza Dairesi, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan açılan davada, sanıkların suç işlediklerine dair yeterli delil bulunamadığı gerekçesiyle zamanaşımı nedeniyle düşme hükmü vermiştir. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından açılan iki ayrı dava da incelenerek, birinci sanığın ihtarnamenin kendisine tebliğ edilmediği için suçunun düşürülmesi, ikinci sanıkların ise zincirleme suç hükümlerinin uygulanabileceği için dosyaların yeniden değerlendirilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır. Kararda, suçun işlenme süresi olan 12 yıllık zamanaşımı süresi ve TCK'nın 66. maddesi detaylı bir şekilde açıklanmamış, ancak TCK'nın 155/2 maddesi hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanmayı suç olarak tanımlamaktadır.
15. Ceza Dairesi         2019/329 E.  ,  2019/831 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
    HÜKÜM : TCK"nın 66//1-e, 67/4, CMK"nın 223/8. Maddeleri gereğince zamanaşımı nedeniyle düşme

    Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanıklar hakkında açılan 30/11/2006 tarihli kamu davası ile hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanık ... hakkında açılan 27/06/2006 tarihli kamu davasının zamanaşımı nedeni ile düşmesine ilişkin hükümler katılan vekili ve sanık ... müdafi tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü.
    İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 30/11/2006 tarihli 2006/18957 Esas sayılı iddianamesi ile sanıklar hakkında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan kamu davası açıldığı, verilen mahkumiyet hükmünün dairemizin 2012/2414 Esas 2012/33676Karar sayılı ilamı ile eksik araştırma ile karar verildiği belirtilerek bozma kararı verildiği, daha sonra bu dosya ile sanık ... hakkında İstanbul 6. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 19/02/2013 tarihli 2006/585 Esas 2013/48 Karar sayılı ilamı ile sanık ...’nin mahkumiyetine dair hüküm dairemizin 2017/3564 Esas 2018/2789 Karar sayılı ilamı ile sanık hakkında beraat kararı verilmesi gerektiği belirtilerek mahkumiyet hükmünün bozulduğu sonrasında bu iki dosyanın mahkemece birleştirilerek zamanaşımı nedeniyle düşme hükümleri verilmiş olması hususları gözetilerek yapılan incelemede;
    Sanık ...’nin yetkilisi olduğu.... isimli şirket ile katılan şirket arasında önce 23/03/2004 tarihinde finansal kiralama sözleşmesi yapılarak dört adet makine teslim edildiği ancak şirketin edimlerini yerine getirmemesi üzerine katılan şirket tarafından noter kanalıyla 30/11/2005 tarihinde ihtar çekildiği, kiracı firmanın yükümlülüklerini 60 gün içerisinde yerine getirmediği ve sürenin sonunda 3 gün içeresinde malları iade etmediği sanık ...’in bu şekilde hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediği iddia olunan olay ile sanıkların yetkilileri olduğu şirket ile katılan şirket arasında 09/06/2004 tarihinde finansal kiralama sözleşmesi yapılarak bir adet collator, bir adet HP Notebook, katlama ve kesim makinesi teslim edildiği ancak şirketin edimlerini yerine getirmemesi üzerine katılan şirket tarafından noter kanalıyla 18/10/2005 tarihinde ihtar çekildiği, kiracı firmanın yükümlülüklerini 60 gün içerisinde yerine getirmediği ve sürenin sonunda 3 gün içeresinde malları iade etmediği bu şekilde sanıkların atılı suçu işledikleri iddia olunan olayda;
    1-Sanık ... hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 27/09/2006 tarih 2006/13683 Esas sayılı iddianamesi hakkında açılan dava neticesinde verilen mahkumiyet hükmü 19/04/2018 tarihli yukarıda belirtilen kararımızla sanık ...’e söz konusu 30/11/2005 tarihli ihtarnamenin tebliğ edilmemiş olması karşısında malın teslimi konusunda sanık ...’in haberinin olmadığı, bu haliyle temerrüt şartı gerçekleşmeyen hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanığın beraati yerine yazılı şekilde, hatalı değerlendirme ile düşme hükmü kurulması,
    2-Sanıklar ... ve...hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 30/11/2006 tarihli 2006/18957 Esas sayılı iddianamesi ile sanıklar hakkında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan kamu davası açıldığı, verilen mahkumiyet hükmünün dairemizin 2012/2414 Esas 2012/33676Karar sayılı ilamı ile eksik araştırma ile karar verildiği belirtilerek bozma kararı verildiği, buna ilişkin yapılan incelemede;
    a-Sanık ... hakkında yapılan incelemede; dosya kapsamında mevcut 18/10/2005 tarihli ihtarnamenin sanıklardan ...’ye tebliğ edilmemiş olması karşısında sanık ...’nin haberinin olmadığı, bu haliyle temerrüt şartı gerçekleşmeyen hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan beraati yerine yazılı şekilde, hatalı değerlendirme ile düşme hükmü kurulması,
    b-Sanık ... hakkında yapılan incelemede;Sanığın, finansal kiralamaya konu malların başka alacaklılar tarafından haczedileceğinden, notebookun ise, ellerinde olmayan sebeplerle iade edilmediğinin savunulması, tanık..."ın bu beyanı 30/04/2015 tarihli duruşmada doğruladığı ancak malların zorla... Matbaacılık isimli şirket adına götürüldüğünü beyan etmesi üzerine bu şirketin yetkilisi ...nin beyanında sanığa ait şirket ile ticari ilişkilerinin bulunmadığını belirtmiş olması, ancak sanık müdafinin İstanbul 13. İcra Dairesi’nin 2013/26713 sayılı icra dosyası olduğunu belirtmiş olması karşısında öncelikle sanığın yetkilisi olduğu şirket ile katılan şirket arasındaki sözleşme ilişkisinden kaynaklanan hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan yargılandıkları başka dosyaların da bulunduğu anlaşılmakla, suçun işlendiğinin sabit olması halinde zincirleme suç hükümlerinin uygulanma ihtimaline binaen, taraflar arasındaki açılmış ve halen devam eden dosyaların getirtilerek değerlendirme yapılması, yine dava konusu malların belirtilen icra dosyasında haczedilip haczedilmediğinin araştırılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden eksik soruşturma ile hüküm verilmesi,
    Kabule göre de;
    Sanıklara atılı eylemlerin TCK’nın 155/2 maddesinde belirtilen hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçu kapsamında kaldığının mahkemesince belirtilmesine rağmen TCK’nın 66. maddesindeki hususlar gözardı edilerek 12 yıllık zamanaşımı süresi olduğu değerlendirilerek suç yönünden düşme hükmü kurulması,
    Kanuna aykırı, katılan vekili ve sanık ... müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi