Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/11049 Esas 2016/2323 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/11049
Karar No: 2016/2323
Karar Tarihi: 15.02.2016

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/11049 Esas 2016/2323 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, araç alımı konusunda anlaştığı davalının aracın devrini yapmadığını, senedi icra takibine konu ettiğini ve ödeme taahhüdünde bulunduğunu savundu ve borçlu olmadığının tespitini talep etti. Davalı ise, söz konusu araç ile ilgisi olmadığını, borcun ödenmediğini ve kötü niyetli dava açıldığını iddia etti.
Mahkeme, davacının icra dosyasına ödeme taahhüdünde bulunduğunu ve borçlunun itiraz imkanı bulunmasına rağmen ödeme yapması nedeniyle davanın reddine karar verdi. Ancak taraflar arasında resmi olmayan bir şekilde yapılan araç satış sözleşmesi geçersiz olduğu için delillerin toplanarak bir karar verilmesi gerektiğini belirtti.
Kararda geçen kanun maddeleri: Hukuk Muhakemeleri Kanunu, Borçlar Kanunu, Ticari İşlerde Taşınır Rehni Kanunu.
19. Hukuk Dairesi         2015/11049 E.  ,  2016/2323 K.
"İçtihat Metni"


MAHKEMESİ : ... Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 27/01/2015
NUMARASI : 2014/385-2015/33


Taraflar arasındaki istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacı vekili, müvekkili ile davalının araç alımı konusunda anlaştıklarını, satış bedeline karşılık davalıya senet verildiğini, ancak davalının aracın devrini yapmadığını, bedelsiz kalan senedi icra takibine konu ettiğini, haciz baskısı altına müvekkilinin ödeme taahhüdünde bulunduğunu ileri sürerek borçlu olmadıklarının tespitini, ödenen 4.810 TL"nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın bir yıllık hak düşürücü süreden sonra açıldığını, dava dilekçesinde bahsedilen ... plakalı araç ile müvekkilinin ilgisi olmadığını, müvekkilinin davacıya ... plakalı aracı 7.950,00 TL bedelle sattığını, satış karşılığı alınan bononun ödenmediğini, aracı davacının kullandığını, davacının kötü niyetli dava açtığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davacının, dava konusu icra dosyasına ödeme taahhüdünde bulunup, söz konusu taahhüdünü ihlal ettiği gerekçesiyle verilen hapis cezası üzerine icra dosya borcu için ihtirazı kayıt ileri sürmeden ödeme yaptığı, borçlunun itiraz imkanı bulunduğu dönemde ödeme taahhüdünde bulunması karşısında cebri icra tehdidi altında ödemeden söz edilemeyeceği, borçlunun bu durumda şartları varsa sebepsiz zenginleşme davası açabileceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Taraflar arasında resmi olmayan şekilde araç satışı yapıldığı ve uyuşmazlık konusu bononun da satış bedeli olarak düzenlendiği konusunda ihtilaf bulunmamaktadır. Resmi şekilde yapılmayan araç satış sözleşmesi geçersizdir.Bu durumda herkes aldığını geri verir. Hal böyle olunca iddia ve savunma kapsamında deliller toplanarak bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın reddi isabetsizdir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 15/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.


Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.