20. Hukuk Dairesi Esas No: 2018/2058 Karar No: 2018/6474 Karar Tarihi: 16.10.2018
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2018/2058 Esas 2018/6474 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2018/2058 E. , 2018/6474 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacılar vekili dava dilekçesinde sınırlarını ve koordinatlarını bildirdiği ... ili, ... ilçesi, ... köyünde bulunan tahmini 174.783,00 m2 yüzölçümündeki taşınmazın tapuda kayıtlı olmayıp kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının davacılar yararına oluştuğunu belirterek taşınmazın davacılar adına tescilini talep etmiş, yargılama sırasındaki dava konusu taşınmazların davacılara ait tapu kaydı kapsamında kaldığını belirtmiştir. Mahkemece çekişmeli taşınmazın ... sayılan yerlerden olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medeni Kanunun 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazın tesciline ilişkindir. Dava konusu taşınmazların bulunduğu yörede, ... kadastrosu bulunmamaktadır, arazi kadastrosu ise 1982 yılında ilan edilerek kesinleşmiştir. Görev, kamu düzenine ilişkin olup, temyiz edenlerin sıfatına bakılmaksızın yargılamanın her aşamasında gözetilmelidir. 3402 sayılı Kanunun 25, 26 ve 27. maddeleri gereğince kadastro tutanağı düzenlendiği tarihte davalı olduğu belirlenen taşınmaz hakkında tutanak düzenlenmesi ile görev kadastro mahkemesine geçmektedir. Somut olayda davacının Medenî Kanunun 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazın tescili istemi ile dava açtığı ancak dava konusu taşınmazlar hakkında kadastro tutanağı düzenlendiği ve bilirkişi raporlarında (A1) ile belirtilen taşınmaz 102 ada 3 parsel; (A2) nolu taşınmaz 102 ada 9 parsel sayılı taşınmaz sınırları içerisinde kaldıkları anlaşılmakla kadastro tutanağı düzenlendiği an görevli mahkeme kadastro mahkemesi olacağından dosya görevli kadastro mahkemesine aktarılmalıdır. Bu nedenle mahkemece görevsizlik kararı verilerek dosyanın görevli kadastro mahkemesine gönderilmesi gerekirken işin esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olduğundan hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların incelenmesine bu aşamada yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde iadesine 16/10/2018 tarihinde oy birliği ile karar verildi.