23. Hukuk Dairesi 2014/6977 E. , 2015/422 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı, davacılar vekilince duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde taraflardan gelen olmadığından incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, taraflar arasında imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince, davalı yüklenicinin süresinde inşaatı teslim etmediğini, eksik ve kusurlu imalat yaptığını ileri sürerek, her dairenin kiraya verilme tarihine kadar işleyen gecikme tazminatı ile eksik ve kusurlu işler bedelinin tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, fazladan imalat yapıldığını, bunların süreyi etkilediğini ve kusurlu imalat bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle ileri sürülen temyiz nedenlerine göre taraf vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2) Taraflar arasındaki 24.04.2008 günlü arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinde, yükleniciye isabet eden son bağımsız bölümün, genel iskan ruhsatı alınınca yükleniciye devredileceği düzenlenmiştir. O halde, yüklenici, inşaatı, yapı kullanma izni alınmış olarak teslim etmekle yükümlüdür ve davacı arsa sahibi, kendi isteği ile teslim alma dışında yapı kullanma izni alınana kadar, bağımsız bölümlerini teslim almaktan kaçınabilir. Dosya kapsamından, davalı yüklenicinin, henüz yapı kullanma iznini almadığı anlaşılmaktadır. Bu itibarla, davacı arsa sahibi, bağımsız bölümlerin kendisine fiilen teslim edildiği ve tasarruf etmeye başladığı tarihe kadar gecikme tazminatı talep edebilir.(BK. md 96, 106/II; TBK. md.112,125/1). Mevcut duruma göre mahkemece, daha öncesinde fiilen teslim edildiği kanıtlanamadığından, dava konusu bağımsız bölümlerin herbirinin kiraya verildikleri tarihlerin saptanarak o tarihlere kadar hesap edilecek gecikme tazminatını hüküm altına alınması gerekirken, yazılı şekilde, en erken kiraya verilen dairenin kiraya verilme tarihinde diğer bağımsız bölümlerin de teslim edildiğinin kabulü ile bu tarihe kadar işleyen gecikme tazminatına karar verilmesi doğru olmamıştır.
Öte yandan, davalı yüklenici vekili, davalının fazladan imalat yaptığını, bunların teslim süresini etkilediğini ileri sürmüş ve bedellerinin davacı alacağından mahsubunu talep etmiş ise de, mahkemece bu yönde inceleme yapılmamıştır.
Bu durumda, bilirkişilerden ek rapor alınarak, sözleşme ve projede olmayan imalatların yapımının, teslim süresini etkileyip etkilemediği, etkilediyse belirlenecek sürenin teslimi gereken süreye eklenerek, gecikme tazminatının buna göre hesaplanması gereklidir.
Bunun dışında, Yargıtay"ın yerleşik içtihatları gereğince, yüklenici, ortak yerlere ve kendisine ait bağımsız bölümlere de yaptığı fazladan imalatlar hariç, sadece arsa sahibinin bağımsız bölümlerinde yaptığı fazladan,sözleşme dışı imalat bedellerinin tahsilini talep edebilir. Buna göre, gerekirse yerinde tekrar keşif yapılarak, davalı yüklenicinin sadece arsa sahiplerinin bağımsız bölümlerine yaptığı fazladan imalat varsa, bunların serbest piyasa fiyatları ile saptanan bedelleri, davacının alacağından mahsup edilmelidir.
Açıklanan nedenlerle, mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının reddine; (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının BOZULMASINA, peşin alınan harçların istek halinde iadelerine, Yargıtay duruşmasına gelmediklerinden vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.