10. Hukuk Dairesi 2019/2953 E. , 2019/5315 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
KARAR
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı Kurum vekili ile davalılar ... vekili, ... ile ... vasisi tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Dava, 18/03/2010 tarihinde meydana gelen trafik/iş kazasında vefat eden sigortalılar ... ve ... hak sahiplerine bağlanan gelirler, cenaze yardımı ile aynı kazada yaralanan sigortalı ... "a ödenen Geçici iş göremezlik ödemesi nedeniyle oluşan kurum zararının, davalılardan 5510 sayılı Yasanın 21 ve 21/4. maddeleri gereğince müştereken ve müteselsilen tahsili istemine ilişkindir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 26. maddesi uyarınca; "Hakim tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir. Aynı Kanun"un 294-301 maddelerinde ise mahkeme kararlarının nasıl olması gerektiği belirlenmiştir. Bu düzenlemelere göre Mahkeme, usule veya esasa ilişkin bir nihai kararla davayı sona erdirir. Yargılama sonunda uyuşmazlığın esası hakkında verilen nihai karar, hükümdür. Yine aynı Kanun"un 297. maddesinin (2). fıkrasında “hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir”, hükümleri öngörülmüş olup, hüküm sonucu kısmında gerekçeye ait her hangi bir söz tekrar edilmeksizin isteklerin her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında birer birer açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir. Zira tarafların o dava yönünden, hukuk düzenince hangi nedenle haklı veya haksız görüldüklerini anlayıp değerlendirebilmeleri ve Yargıtay’ın hukuka uygunluk denetimini yapabilmesi için, ortada, usulüne uygun şekilde oluşturulmuş; hükmün hangi nedenle o içerik ve kapsamda verildiğini ayrıntılarıyla gösteren, ifadeleri özenle seçilmiş ve kuşkuya yer vermeyecek açıklıktaki bir gerekçe bölümünün ve buna uyumlu hüküm fıkralarının bulunması, zorunludur.
Eldeki davada, Mahkemece, meydana gelen kaza nedeniyle vefat eden sigortalı ..."ın hak sahiplerine ödenen İlk Peşin Sermaye Değerli Gelir ile cenaze yardımı talebini içerir asıl davada, kazaya karışan... plakalı aracın davalı ...."den sigortalı olmadığı, plakanın yanlış bildirildiğinin anlaşılması karşısında davanın bu davalı açısından reddedildiği gerekçede belirtilmiş olmasına rağmen hüküm fıkrasında tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesi şeklinde hüküm kurularak davalı Euroka Sigorta A.Ş Yönünden gerekçe ile hüküm fıkrasının çelişkili olacak şeklinde hüküm kurulmak suretiyle çelişki oluşturulmuştur.
Mahkemece, açıklanan maddi ve hukuki ilkeler gözetilmeksizin, yanılgılı değerlendirme ve eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, usûl ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, temyiz eden taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, istek halinde emyiz harcının temyiz eden davalılara iadesine, 20/06/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.