23. Hukuk Dairesi 2014/4495 E. , 2015/414 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, taraflar arasında 13.09.2006 tarihinde imzalan hizmet alım sözleşmesi ve bu sözleşmenin ayrılmaz parçası olarak nitelendirilen teknik şartname kapsamında 7009 kod numarası (Abone tahliye/Mesken boş) adı altında müvekkilince gerekli hizmetler ifa edildiği halde bedellerinin davalı tarafından ödenmediğini, 2006 yılı Ekim ve 2007 yılı Eylül ayı arasına tekabül eden hizmet alacağının tahsili için davalı aleyhine başlatılan takibin davalının haksız itirazı sonucu durduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile %40 icra inkar tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının alacağının bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, taraf vekillerinin temyizi üzerine Yargıtay 19. Hukuk Dairesi"nin 06.02.2013 tarih ve 2012/14756 E, 2013/2273 K sayılı ilamıyla, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle, taraflar arasında akdolunan hizmet alımı tip sözleşmesinin 7.maddesinde “...KDV ödeme yükümlülüğünün davalı idareye ait olduğu” nun belirtildiği, mahkemece bu madde hükmü üzerinde durulmadan davacının KDV isteminin reddedilmesi doğru olmadığı gibi, davacı alacağının muayyen (belirlenebilir, likit) olduğu"nun da gözetilmeksizin icra inkâr tazminatı talebinin reddine karar verilmesinin doğru olmadığı belirtilerek davacı yararına bozulmuştur. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda iddia, savunma, bozma ilamından önceki yargılamada alınan bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; hizmet alımı tip sözleşmesinin 7. maddesinde KDV ödeme yükümlülüğünün davalı idareye ait olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile itirazın kısmen iptaline, 4.636,30 TL" si asıl alacak, 834,53 TL"si KDV olmak üzere 5.470,83 TL üzerinden takibin devamına, takip tarihinden itibaren asıl alacağa yasal faiz uygulanmasına, davalı borçlunun asıl alacağın %40"ı oranında icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, alınması gereken harç peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 22.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.