21. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/4843 Karar No: 2017/7889 Karar Tarihi: 17.10.2017
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2016/4843 Esas 2017/7889 Karar Sayılı İlamı
21. Hukuk Dairesi 2016/4843 E. , 2017/7889 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İş Mahkemesi
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalılardan Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
Dava, davacının davalıya ait işyerinde 01/01/2013-15/02/2014 tarihleri arasında 1500,00 TL ücretle geçen ve davalı Kuruma bildirilmeyen çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın hükümde yazılı şekilde kısmen kabulüne karar verilmiştir. Taraf ehliyeti dava şartlarından olup yargılamanın her safhasında re’sen gözönünde tutulması gerekir. Hizmet tespiti davalarında, davacının tespitini istediği çalışmanın geçtiği işyerinin sahibi olan gerçek ya da tüzel kişi işverene husumet yöneltilmelidir, işveren dışındaki gerçek ya da tüzel kişilere bu davada husumet yöneltilemez. Somut olayda, davalı ... Shop Ev Tekstil Ürünlerinin tüzel kişiliği bulunmamakta olup, hizmet tespiti davasında husumetin gerçek işverene düştüğü hususu göz önünde bulundurulmadan, davacının hizmetinin geçtiği işyeri açık ve net bir biçimde tespit edilip talep edilen dönemdeki işverenler tespit edilmeksizin karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma sebebidir. Yapılacak iş, davacının çalıştığını iddia ettiği işyerinin talep edilen dönemde kimler adına tescil edildiği davalı Kurumdan sorularak gerçek işverenin kim olduğunu tespit etmek husumetin gerçek işverene yöneltilmesini sağlamak, gerçek işverenin davalı sıfatıyla savunmasının almak, bu duruma göre delilleri toplamak, davalı işverenin göstereceği delilleri toplanmak ve sonucuna göre karar vermekten ibarettir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 17/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.