13. Ceza Dairesi Esas No: 2019/7201 Karar No: 2019/18089 Karar Tarihi: 10.12.2019
Hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2019/7201 Esas 2019/18089 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir hırsızlık davasında sanık mahkum edilmiştir. Ancak, sanığın önceki bir mahkumiyet kararı hırsızlık suçuna ilişkin olduğu ve uzlaşma kapsamına alındığı için, hüküm infaz aşamasında yeniden değerlendirilip TCK'nın 58. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağına karar verilmesi gerektiği belirtilmektedir. Temyizde, iki ayrı hırsızlık suçundan mahkum edilen sanığın zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğine dair hüküm bozulmuştur. TCK'nın 61/5. maddesi ile 35/2. maddesi arasında uygulama sırasına aykırılık da gözetilerek, hükümler karar nedeniyle bozulmuştur. 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi, 141/1. maddesi ve 7/2. maddesi ile 6763 sayılı CMK'nın 253. ve 254. maddeleri bu kararda yer almaktadır.
13. Ceza Dairesi 2019/7201 E. , 2019/18089 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi"nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Sanık hakkında tekerrüre esas alınan Antalya 12. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2010/569 Esas ve 2011/92 Karar sayılı ilamındaki mahkumiyetin, 5237 sayılı TCK"nın 141/1. maddesinde düzenlenen hırsızlık suçuna ilişkin olması ve hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bendler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK"nın 141. maddesinde tanımı yapılan hırsızlık suçunun uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK"nın 7/2. maddesi uyarınca; ""Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur."" hükmü de gözetilerek 6763 sayılı Kanunun 35. maddesi ile değişik CMK"nın 254. maddesi uyarınca aynı kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilip hakkında bahsedilen ilamın esas alınarak TCK"nın 58.maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususu infaz aşamasında gözetilmesi olanaklı kabul edilerek bozma sebebi yapılmamıştır. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara gerekçeye ve hakimin takdirine göre suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Sanığın müştekiye yönelik 06.02.2015 ve 20.02.2015 tarihli eylemlerinden dolayı iki ayrı hırsızlık suçundan mahkûmiyeti yerine, tek bir ceza verilip 5237 sayılı TCK’nın 43/2. maddesi gereği zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilmeden fazla ceza tayini, Kabule göre de; 2-TCK"nın 61/5. maddesindeki uygulama sırasına aykırı şekilde aynı Kanunun 35/2. maddesinin 145. maddeden önce uygulanması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz istemleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğunda hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, CMUK 326/son gereği kazanılmış hakkının korunmasına 10/12/2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.