23. Hukuk Dairesi 2014/4428 E. , 2015/367 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki asıl tespit, tazminat; birleşen tapu iptali ve tescil, tazminat davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl davada davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Asıl davada davacılar vekili, taraflar arasında imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi hükümlerine uygun şekilde düzenlenen ve belediyece 08.08.2006 tarihinde onaylanan ilk numarataj krokisine göre müvekkillerine 1, 4, 9, 11 nolu dairelerin verilmesi gerekirken numarataj krokisinde sözleşmeye aykırı şekilde değişiklik yapılarak 1, 2, 9 ve 10 nolu dairelerin teslim edildiğini ileri sürerek, ilk numarataj krokisindeki 1, 4, 9, 11 nolu dairelerin tespiti, yapı kullanım izni alınacak duruma getirilmesi, bu tespite göre tapudaki yanlış kayıtların düzeltilmesi, mümkün olmadığı takdirde sözleşmenin feshi, verilmesi gereken daireler ile fiilen teslim edilen daireler arasındaki değer farkının tespiti ile 50.000,00 TL maddi, 5.000,00 TL manevi tazminatın tahsilini talep ve dava etmiştir.
Asıl davada davalı vekili, tevhitle ortaya çıkan taşınmazda binanın tamamlanarak yedi adet bağımsız bölümün arsa sahiplerine teslim edildiğini, yükleniciye ait olacağı kararlaştırılan 7 nolu bağımsız bölümün satış yetkisinin ihtarlara rağmen verilmediğini, tespit dosyasından da anlaşıldığı üzere müvekkilinin davacı ... yönünden 6.636,40 TL, davacı ... yönünden 3.520,57 TL bedelle yaptığı ilave işlerin bedelinin ödenmediğini savunarak, davanın reddini istemiş, karşı davada ise, 7 nolu bağımsız bölüme ilişkin tapu sicilindeki davacılar adına olan kaydın iptali ile müvekkili adına tesciline, sözleşme dışı fazla işler için ..."den şimdilik 3.000,00 TL, ..."den 2.000,00 TL"nin 18.01.2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, asıl davada tapu iptali ve tescil ile sözleşmenin feshine ilişkin istemlerin reddine, değer kaybı ve manevi tazminat istemlerinin davacı ... yönünden reddine, davacı ... yönünden kısmen kabulüne, karşı davada ise tapu iptali ve tescil isteminin kabulüne, sözleşme dışı işler bedeline ilişkin istemin kısmen kabulüne dair verilen kararın taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 15. Hukuk Dairesi"nin 28.12.2011 tarih ve 2010/5946 E., 2011/8018 Karar sayılı ilamıyla; davacı ..."nün tüm, davacı ... ile davalı ..."nin diğer temyiz itirazlarının reddiyle, arsa sahiplerinden davacı-karşı davalı ..."e sözleşme ve eki krokiye göre zemin kat 1 ve üçüncü kat 9 nolu dairelerin verilmesi gerekirken, zemin kat 3 ve üçüncü kat 11 nolu dairelerin verildiği, 12.03.2009 tarihli bilirkişi kurulu raporunda verilmesi gereken daireler
ile verilen daireler yönleri, alanları ve diğer özellikleri bakımından karşılaştırılarak arasındaki değer farkı serbest piyasa fiyatlarıyla 205.000,00 TL-135.000,00 TL= 70.000,00 TL olarak bulunduğu, mahkemece davada talep edilen 50.000,00 TL değer kaybı zararının ne miktarının davacı ..., ne miktarının davacı ... için istendiği davacılar vekiline açıklattırılarak ve taleple bağlı kalınarak istemin tamamen kabulüne karar verilmesi gerekirken, hesaplanan değer farkının yalnızca alan eksikliğine tekabül eden 17.550,00 TL"lik kısmının tahsiline karar verilmesinin doğru olmadığı belirtilerek davacı ..., sözleşmeye aykırılık nedeniyle BK"nın 98/2. maddesinin yollamasıyla aynı Kanun"un 49. maddesi uyarınca manevi tazminat isteminde bulunulması Kanuna ve Yerleşik Yargıtay İçtihatlarına uygun ise de, salt sözleşmeye aykırı davranışın manevi tazminat istemi için yeterli olmayıp sözleşmeye aykırı fiil ve davranışların TMK"nın 24. maddesi anlamında davacının kişilik haklarını zedelemesi, bu nedenle de BK"nın 41. maddesi uyarınca haksız eylem olarak değerlendirilmesi gerektiği, somut olayda belirtilen şartlar oluşmadığından manevi tazminat isteminin tamamen reddi gerekirken, kısmen kabulünün yasaya aykırı olduğu belirtilerek davalı ... yararına bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda dosya kapsamı, benimsenen bilirkişi raporu ve bozma ilamında belirtilen gerekçelere göre, 40.000,00 TL değer kaybı alacağının davalı ..."den alınarak davacı ..."e verilmesine, davacı ..."ün manevi tazminat talebinin reddine, tarafların sair talepleri hakkında kesinleşmiş olmakla karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Kararı, asıl davada davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, asıl davada davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, asıl davada davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.