21. Ceza Dairesi Esas No: 2015/8988 Karar No: 2017/104 Karar Tarihi: 11.01.2017
Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/8988 Esas 2017/104 Karar Sayılı İlamı
21. Ceza Dairesi 2015/8988 E. , 2017/104 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Mahkumiyet
27.02.2010 tarihli iddianame ile sanığın 43 RP 844 plaka sayılı araç alımı öncesinde mağdur olan annesi adına önce Kütahya 1.Noterliğinde 20.09.2006 tarihli imza sirkülerini sahte olarak hazırlattığı ve daha sonra özel belge sayılan kredi sözleşmesi, geri ödeme planı, rehin sözleşmesi ile sigorta poliçesini sahte olarak imzalamak veya imzalatmak suretiyle zincirleme olarak sahtecilik suçunu işlediği iddiasıyla açılan kamu davasında; Sanığın 16.04.2013 tarihli “suça konu imza sirküleri aslını sanıyorum bankaya veya araba aldığım yere verdim” şeklindeki beyanı karşısında gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından varsa suça konu imza sirküleri aslının bulunup bulunmadığının araç satışının yapıldığı VDF firmasından sorulması, aslının bulunduğunun anlaşılması halinde belgede sahtecilik suçlarında aldatma kabiliyetinin bulunup bulunmadığının takdiri hakime ait olup bu noter belgesi ile suça konu diğer belge asıllarının getirtilerek duruşmada incelenip özelliklerinin duruşma tutanağına geçirilmesi suretiyle aldatma kabiliyetlerinin bulunup bulunmadığının tartışılması, aldatma kabiliyetlerinin bulunduğunun tespiti halinde, eylemin bütün olarak zincirleme şekilde işlenmiş resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturduğu gözetilerek TCK. m.204/1, 3, 43/1 maddelerinden hüküm kurulması, imza sirkülerinin aslına ulaşılamaması halinde ise Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 14.10.2003 gün ve 232/250 sayılı kararında açıklandığı üzere, suça konu noter belgesinin onaysız fotokopi olması nedeniyle, hukuki sonuç doğurmaya elverişli nitelikte olmadığı, aldatıcılık yeteneği bulunmayacağından aslı olmayan ve salt fotokopiden ibaret noterlik belgesi nedeniyle TCK. 204/3 maddesinin uygulama alanı bulamayacağı da gözetilerek, suça konu ele geçirilen diğer belgelerin hükümde değerlendirilmesi ve bu bağlamda belgelerin farklı tarihlerde düzenlenip düzenlenmediği ile rehin sözleşmesinin trafik tescile kaydının yapılıp yapılmadığının araştırılması, bu kaydın yapıldığının tespiti halinde eylemin kül halinde TCK’nın 204/1, 43/1 maddelerini oluşturacağı, trafik tescile kayıt yapılmadığının ve diğer belgelerin de farklı tarihlerde düzenlenmediklerinin de tespit olunması durumunda TCK. m.207/1’de düzenlenen özel belgede sahtecilik suçunu oluşturacağı gözeltilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabul ve uygulamaya göre de; 1-) Gerekçeli karar başlığında sehven 21.09.2006 olarak hatalı yazılan suç tarihinin 20.09.2006 olması, 2-) Dosya arasında bulunan adli sicil kaydından tekerrüre esas hükümlülüğü bulunduğu anlaşılan sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmaması yasaya aykırı, 3-) T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK’nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk, Bozmayı gerektirmiş olup, sanık ve Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 11.01.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.