Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/650 Esas 2018/5699 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/650
Karar No: 2018/5699
Karar Tarihi: 17.09.2018

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/650 Esas 2018/5699 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine suya elatmanın önlenmesi ve ecrimisil talebi üzerine dava açılmıştır. Davacı, müvekkiline ait taşınmaza davalının haksız olarak el attığını ve izinsiz olarak su çıkardığını iddia etmiştir. Mahkeme, davanın kabulüne karar vermiş, davalı ise temyiz etmiştir. Mahkeme, HMK'nın 125. maddesi gereği davacının taşınmaz üzerinde seçimlik hakkı bulunduğunu hatırlatmadan işin esasına girilerek sonuçlandırıldığı gerekçesiyle kararın bozulmasına karar vermiştir.
İlgili kanun maddeleri:
- 6100 sayılı HMK'nın 125/2. maddesi: \"Davanın açılmasından sonra, dava konusu davacı tarafından devredilecek olursa devralmış kişi görülmekte olan davada davacı yerine geçer ve dava kaldığı yerden devam eder.\"
- HMK'nın 125. maddesi: \"Dava açıldıktan sonra müddeabihin temliki halinde diğer taraf dilerse temlik edenle olan davasından vazgeçerek müddeabihi devralmış yeni malike karşı davaya devam eder, dilerse vaat borçlusu olan davalıya karşı açmış olduğu davasını tazminata dönüştürür.\"
14. Hukuk Dairesi         2016/650 E.  ,  2018/5699 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 06.02.2001 gününde verilen dilekçe ile suya elatmanın önlenmesi ve ecrimisil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne, asli müdahil ... ve ... yönünden davanın açılmamış sayılmasına, asli müdahil ... yönünden karar verilmesine yer olmadığına dair verilen 18.07.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

    _ K A R A R _

    Dava, suya elatmanın önlenmesi ve kal istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, müvekkiline ait 1112 parsel sayılı taşınmaza davalının haksız olarak el attığını ve izinsiz olarak su çıkardığını, haksız müdahalenin önlenmesi ile 500,00-TL ecrimisilin davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı (kapatılan) ... Belediye Başkanlığı, dava konusu taşınmazdan rıza doğrultusunda su alındığını, bu sebeple davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece davanın kabulüne, fen bilirkişileri tarafından düzenlenen 27/10/2010 tarihli rapor ve eki krokilerinde E1 harfi ile gösterilen 287,40 m²"lik tecavüzün ve suya müdahalenin önlenmesine,
    125,00-TL ecrimisilin dava tarihi olan 06/02/2001 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
    Hükmü davalı ... temyiz etmiştir.
    6100 sayılı HMK"nın 125/2. maddesine göre "Davanın açılmasından sonra, dava konusu davacı tarafından devredilecek olursa devralmış kişi görülmekte olan davada davacı yerine geçer ve dava kaldığı yerden devam eder."
    Bir dava açıldıktan sonra tapuda malik olan davalı taraf, dava konusunu üçüncü bir kişiye devrederse artık dava konusu taşınmaz üzerinde bir tasarruf yetkisi kalmaz. Bu durumda mahkemece diğer tarafa, savunmayı değiştirme yasağının bir istisnası olan 6100 sayılı HMK"nın 125. maddesi uyarınca seçimlik hakkı hatırlatılarak cevaba göre işlem yapılması gerekmektedir.
    Dava açıldıktan sonra müddeabihin temliki halinde diğer taraf dilerse temlik edenle olan davasından vazgeçerek müddeabihi devralmış yeni malike karşı davaya devam eder, dilerse vaat borçlusu olan davalıya karşı açmış olduğu davasını tazminata dönüştürür.
    Somut olaya gelince, dava konusu1112 parsel sayılı taşınmaz ilk olarak 10.02.2010 tarihinde davacı tarafından dava dışı ..."na, ardından ... tarafından 26.12.2012 tarihinde dava dışı ..."a tapudan devredildiği anlaşılmıştır. Bu durumda mahkemece, 6100 sayılı HMK"nın 125. maddesi uyarınca davacıya dava konusu 1112 parsel sayılı taşınmaz yönünden seçimlik hakkı hatırlatılarak sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken taraf teşkili sağlanmadan işin esasına girilerek sonuçlandırılması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeplerle temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.09.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.