8. Ceza Dairesi 2016/9399 E. , 2017/1186 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : 6136 sayılı Yasaya aykırılık
HÜKÜM : Hükümlülük
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1- Sanıklar ..., ... ve ... hakkında kurulan hükümlere yönelik temyiz incelemesinde;
Tekerrüre esas sabıkası bulunan sanık ... hakkında TCK.nun 58. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilememesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Bozmaya uyularak; yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçun oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre sanıklar müdafilerinin, suçun sabit olmadığına, savunma hakkının kısıtlandığına ve mükerrer dava bulunduğuna yönelik temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddiyle hükümlerin oybirliğiyle ONANMASINA,
2- Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde;
Sanık hakkında aynı fiil nedeniyle Kızıltepe 1. Asliye Ceza Mahkmesi"nin 2011/636 esas sayılı dosyasında 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçundan daha önce dava açıldığının anlaşılması karşısında, CMK.nun 223/7. madde ve fıkrası uyarınca mükerrer davanın reddine karar verilmesi yerine yazılı şekilde 6136 sayılı Yasanın 12/2. madde ve fıkrası uyarınca mahkumiyetine karar verilmesi,
Yasaya aykırı, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 13.02.2017 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY
Kolluk görevlilerinin silah ticareti yapıldığı bilgisine ulaşılması üzerine; sanık ... ve Hikmet Bakan, ..., ve ... hakkında iletişimin dinlenmesi isteminde bulunulduğu, Mardin Sulh Ceza Mahkemesinin 09.02.2011 tarih, 2011/24 sayılı kararı ve aralıklarla süregelen teknik takip ve dinleme kararı ile sanıkların takibe alındığı, sanıklardan ... ve ..."ın temin ettiği silahları sanık ..."ın aracılığıyla Hikmet Bakan isimli şahsa teslim edileceği bilgisine ulaşılmakla kolluk görevlilerince uygulama noktasında durdurulan sanık ... ve Hikmet"in içinde bulunduğu 04 P 0528 plakalı araçta 31.03.2011 tarihinde sanık ..."nin üzerinde bir adet ve araçta da bir adet olmak üzere toplam iki adet tabanca ve 150 adet mermi yakalanmış, birinci ara yakalama üzerine sanık ... ve Hikmet Bakan hakkında Kızıltepe Cumhuriyet Başsavcılığınca kaleme alınan 01.11.2011 tarihli iddianame ile 6136 sayılı Kanunun 13/1.maddesi uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmış, yapılan yargılama sonucu sanık ... hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmiştir. Bu karar 30.01.2015 tarihinde kesinleşmiştir.
Silah ticareti suçundan sanık ... ve irtibatlı bulunan sanıklar hakkında Mardin il merkezinde başlatılan soruşturmanın, silah ticaretinin tüm bağlantılarını ortaya çıkarmak bakımından ara yakalanmalarla devam ettirildiği, kesintiye uğramaması nedeniyle soruşturmanın merkezde devam ettirildiğinin Kızıltepe Cumhuriyet Savcılığına bildirilmediği, ayrı bir soruşturma izlenimi verilmek suretiyle bağlantıların ortaya çıkarılmaya çalışıldığı, nitekim daha sonra birinci iddianame konusu olmayan sanıklar ... ve ..."la ilgili detay bilgiler elde edildiği ve uzunca bir süre telefon dinlenmelerinin ve teknik takiplerinin devam ettirilmesi sonucunda sanık ..."yle sanıklar ... ve ..."ın irtibatları da tam olarak ortaya çıkarılmıştır. İlk iddianame konusu olan silahların sanıklar İbrahim ve Erol tarafından temin edildiği ve Ali aracılığıyla Hikmet Bakan"a satıldığı elde edilen kanıtlarla ortaya konmuştur.
Toplanan bu deliller kapsamında sanıkların topluca silah ticareti yaptıkları bu nedenle Mardin Cumhuriyet Başsavcılığının 24.01.2013 tarihli iddianamesi ile sanıklar ..., ... ve ... hakkında 6136 sayılı kanunun 12/1-2 maddesi ile cezalandırılma talebiyle kamu davası açılmıştır. Yapılan yargılama sonucunda her üç sanık sevk maddeleri uyarınca cezalandırılmış, temyiz yasa yoluna başvurmaları sonucunda Dairemizin 21.05.2015 gün ve 2014/20844 Esas ve 2015/17419 sayılı kararı ile mükerrer cezalandırılmasının önlenmesi bakımından sanık ... hakkında 01.11.2011 tarihinde 6136 sayılı Yasaya aykırılıktan açılan davanın akıbeti araştırılarak kesinleşmemiş ise birleştirilmesi değilse incelenerek bu dosya içerisine alınarak tüm delillerin birlikte değerlendirilmesi gerektiğinden bahisle bozulmuş, bozma sonrası mahkemece sanık ... hakkında Kızıltepe Asliye Ceza Mahkemesine açılan kamu davasına ilişkin iddianame ve karar örneği getirilmiş, sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildiği tespit edilmiştir.
Birinci iddianameye konu olan eylem 6136 sayılı Yasanın 13/1 maddesinde vasıflandırılmışken ikinci iddianame konusu sanık dışında diğer sanıklarla birlikte toplu silah ticareti suçunu işlediklerinden suçun vasıflandırıldığı görülmektedir. Birinci iddianame konusu ile ikinci iddianame konusu silah olsa da, sanığa isnat edilen eylem ikinci iddianamede silah ticareti olarak vasıflandırılmıştır. İlk iddianame üzerine mahkemece yapılan yargılama sonucunda Mardin ilinde devam ettirilen soruşturmayla bağlantısı kurulamadığından hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmiş ve bu kararda kesinleştirilmiştir. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı kesin hüküm mahiyetinde değildir, bu nedenle kesin yargıdan da söz edilemez. Ceza yargılamasının bir hükümle sona ermesi durumunda kesin hükmün otoritesinin özelliği gereği aynı konuda yeni bir yargılama yapılamayacaktır. Bu kuralın önemsenen sonucu aynı suçtan dolayı aynı sanık hakkında tekrar ceza davası açılmamasıdır. Bu kural mükerrer yargılamayı ve ceza verilmesini önleyen ceza hukuku ilkesi olduğu kuşkusuzdur. Görüldüğü üzere mahkeme silah ticareti suçundan kamu davasını hükümle sonuçlandırmış ve hüküm kesinleştiğinde de Kızıltepe Asliye Ceza Mahkemesine silah ticareti suçundan hüküm kurulduğu bilgisini de vermekle, ilgili mahkemece hükmün açıklanması halinde mükerrer cezalandırma yoluna gidilmesini de önlemiş bulunmaktadır.
Mahkemece yapılan uygulama usul ve yasaya uygun olup, Ceza Muhakemesi Kanununun 223/7. maddesinin olayda uygulanma yeri bulunmamaktadır. Çünkü hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı kesin mahkûmiyet niteliğinde değildir. Bir şekilde hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı ele alındığında son kurulan hüküm itibariyle cezalandırılmama durumu dikkate alınarak mükerrer durum oluşmayacaktır.
Yukarıda izah edildiği üzere, Ceza Muhakemesi Kanununun 223/7. maddesindeki usule ilişkin engel bulunmadığı düşüncesinde olduğumdan, mahkemenin uygulaması doğru olup esastan incelenip hükmün ONANMASI gerektiği düşüncesindeyim. Bu nedenle sayın çoğunluğun BOZMA kararına katılmıyorum. 13/02/2017