19. Hukuk Dairesi 2015/10799 E. , 2016/2269 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul,kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkili şirket lehine intifa hakkı tesis edilen ve davalı ...."ne ait olan taşınmaz üzerindeki akaryakıt satış istasyonunun, davalı ... tarafından işletilmesi hususunda bayiilik sözleşmesi ve protokoller akdedildiğini, ancak ...’nun tebliğ ve kararları doğrultusunda sözleşmenin öngörülen zamandan önce sonlandığını, aradaki dikey anlaşmanın intifa hakkının süresi sonuna kadar ifa edileceği inancıyla istasyon zemin betonu, istasyon bina inşaatı ve ayrılmaz parça niteliğinde inşaat giderleri yapıldığını, ödenen bu tutarın kullanılmayan döneme isabet eden kısmının dava tarihi itibariyle ÜFE ile uyarlanıp amortisman uygulanarak güncellenmiş bedelinin 10.334,57 TL olarak hesaplandığını, bu bedelin müvekkiline iade edilmesi gerektiğini, ayrıca intifa terkin işlemi harcı ve ilgili masrafların davalı malik nam ve hesabına müvekkili tarafından ödenmesi nedeniyle davalı malikten alacaklarının doğduğunu ileri sürerek 10.334,57 TL"nin iktisap tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda avans faizi ve kdv"si ile davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline, terkin harç ve masrafı 16.232,00 TL"nin dava tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi ve kdv"si ile birlikte davalı malikten tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, yetki itirazında bulunduklarını belirtmiş, esasa yönelik beyanda bulunmamıştır.
Mahkemece toplanan delillere göre; taraflar arasındaki bayilik ilişkisinin 1994 yılında başladığı, 18/09/2010 tarihine kadar devam ettiği davacı tarafından 4054 sayılı yasanın 56.maddesi ve ...nun ilgili tebliği uyarınca intifa sözleşmesinin geçersiz hale geldiği gerekçesi ile sona erdirilerek intifanın terkin işlemi yapıldığı ve terkin harcı ile ilgili masraflar için toplam 16.232,00 TL ödeme yapıldığı, harçların ödeme yükümlüsünün taşınmaz maliki olduğu, dolayısıyla bu meblağın taşınmaz maliki olan davalı .... tarafından davacıya ödenmesinin gerektiği, davacı ile diğer davalı .... arasında bağıtlanan 04/10/2006 tarihli bayilik sözleşmesi uyarınca davacının yaptığını iddia ettiği sabit yatırım bedellerini geri isteyebilmesi için sözleşmenin davacı tarafından haklı nedenle feshi veya davalı bayi tarafından haksız olarak feshedilmesi gerektiği, somut olayda sözleşmenin bu şekilde feshedilmediği, ...nun ilgili tebliğinde öngörülen sürenin dolmuş olması sebebi ile geçersiz hale geldiği gerekçesi ile davacı tarafından sonlandırıldığı, bu nedenle davalının sabit yatırım bedelini iade etme yükümlülüğünün bulunmadığı gerekçesiyle davalı .... hakkındaki davanın reddine, davalı ... hakkındaki davanın kabulüne, 16.232,00 TL"nin dava tarihinden itibaren yürütülecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalılar vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Davacı vekilinin temyizine gelince; davacı taraf, bayilik sözleşmesinin ve intifa hakkı süresinin sonuna kadar süreceği düşüncesiyle yapılan ve ... kararı gereğince sözleşmenin süresinden önce 18/09/2010 tarihinde sona ermesinden sonra da davalı tarafından kullanılmaya devam edilen kalıcı yatırım bedellerinden, kalan sözleşme süresine tekabül eden bakiye bedelin davalıdan tahsilini istemiştir.
Hal böyle olunca; mahkemece mahallinde yapılacak keşif ve bilirkişi incelemesi ile, ödenen yatırım bedeliyle taşınmaz üzerinde kalıcı yatırımlar yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise akdin feshinden sonra da davalı tarafın aynı kalıcı yatırımları kullanarak ticaretine devam edip etmediği, bir başka deyişle anılan kalıcı yatırımların taşınmaza değer katıp katmadığı tespit edilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının reddine,(2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 15/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.